Celal Eren ÇELİK
Efendim malumunuz Somali Cumhurbaşkanı’nın oğlu ülkemizde ekmeğinin peşinde olan bir motokuryeye hem de hatalı biçimde çarptı ve ölümüne sebebiyet verdi lakin bu “Seçkin beyefendinin” elini kolunu sallaya sallaya Türkiye’den çıkıp gittiğini öğrendik.
Memleketçe fazlası ile “Unutkan” bir millet olduğumuz için biz size bundan 3 sene önce de Somali’nin IMF’e ödeyemediği borçlarını tek kalemde, IMF’de zor zamanlarda kullanılmak üzere vatandaşımızın vergileri ile biriken “İhtiyat payımızda” 2.3 milyon SDR’yi “Hibe” ederek Türkiye olarak sildiğimizi hatırlatmak isteriz.
Tabii aman efendim bu AKP yandaşı tayfada kendi vatandaşı ekonomik krizde inim inim inlerken bir gurur, bir övünç “Mazluma el uzatıyoruz” diyen mi ararsınız, “Din kardeşlerimize helali hoş olsun ” diyenler mi ararsınız, daha stratejik analiz kasıp “Somali stratejik önem taşıyor,petrolünü alacağız yatırım yapıyoruz” diyen mi ararsınız…Yani “Yancılık”, “Yağdanlık”,”Taklacılık” aldı başını gitmişti o mahallede…
Tabii az biraz aklı başında olan her bir Türk vatandaşı ise “Arkadaş ekonomi dibe vurmuş,yabancı basın Türk ekonomisi iflas etti diye manşetler atıyor, İzmir Depremi’nde koca İzmir’e ancak 10 milyon TL ayırabilmişiz.Bu neyin hibesi?” diye sorguladı bu gelişmeyi…
Hemen belirtelim ki AKP’nin bu Somali sevdası yeni değil, daha önce Somali’nin yıllarca Dışişleri Bakanlığı’nı yapan, 2017’de ise Devlet Başkanlığı’na seçilen “ABD VATANDAŞLIĞINI” ise ancak 2019’da bırakabilen Devlet Başkanı Muhammed Abdullah Muhammed ile Cumhurbaşkanın Erdoğan’ın “Sıcak” ilişkilerini görmüştük.
Efendim tabii hal böyle olup bizim de “Aklımız az biraz başımızda” olduğu için biz de sorgulamıştık 3,5 sene önce bu yaşananları ve tabii memleket yangın yerine dönmüşken Somali’ye 2.3 milyon SDR (SDR IMF tarafından oluşturulan uluslararası bir rezerv para birimi ve 1 SDR 14 TL, Somali’ye yapılan hibe 32 milyon 200 bin TL tutuyor) “Hibeyi” neden yaptığımızı…
Ve o dönemde 05.11.2020 tarihinde bir yazı kaleme almıştık… Bugün aynı başlıkla işte o yazıyı tekrar kaleme alıyoruz ki anlaşılsın bu Somali’nin AKP tarafından “Önemi”,buraya verilen kıymetin sebeb-i hikmeti, neden bir gariban motokuryeyi öldüren Somali Cumhurbaşkanı’nın oğlunun elini kolunu sallaya sallaya kaçıp gitmesine göz yumulduğu…
Peşrevi daha fazla uzatmayalım isterseniz ve yazımıza geçelim o halde…
***
Takvim yaprakları 2002 yılını göstermekte…
AKP’nin iktidarı ile birlikte o yıl sessiz sedasız bir şirket kurulmaktadır: EN-EZ İnşaat…
EN-EZ İNŞAAT’ın sahibi Gümüşhaneli Hidayet Zorlu’dur ve Hidayet Zorlu’nun AKP ile oldukça “İyi” oldukça “Yakın” ilişkileri vardır…
Zaten 2002 yılında kurulan bu EN-EZ İnşaat anında “Jet hızı” ile yükselmeye başlar iş dünyasında…Öyle ufak tefek ihaleler almaz ha…Nerde tünel ihalesi var, nerede yol yapım ihalesi var bu şirketi biz o ihaleleri alırken görürüz…
AKP ile bu EN-EZ İnşaat’ın ilişkileri o kadar samimidir ki Antalya’ya yapılacak tek tüp tünel ihalesini alan firmanın sahibi Hidayet Zorlu, tüneli ziyaret eden Mevlüt Çavuşoğlu ile ayaküstü sohbet ederken “Bu tünel buraya yeterli olmaz” deyince proje değişir olur size çift tünel… Ayaküstü bir tünel işi daha alıverir EN-EZ İnşaat…
Sonra efendim işte bu AKP’nin Somali “Sevdası” başlayıp, dillere “Bir sevdadır Somali” türküsü pelesenk olunca Somali’de hararetli bir “İmar” çalışması başlar. Bu imar çalışmasının en önemli kısmını ise Somali’nin yolları oluşturur.
Ve efendim bir bakarız ki Somali’nin ne kadar yolu varsa bu yolların inşaatı bu EN-EZ İnşaata gitmiştir…
Tesadüf işte…
***
2013 yılında Türkiye’de Sanayi ve Ticaret Odası seçimleri yapılmakta, AKP de odalarda kendisine yakın iş adamlarının seçimleri kazanması ve bu yolla tüm sanayi ve ticaret odalarını9, dolayısı ile iş dünyasını kontrol altına almak adına son derece yoğun faaliyetler yürütmekteydi.
İşte tam da bu dönemde Tekirdağ’da da Sanayi ve Ticaret Odası seçimi heyecanı yaşanırken Tekirdağ’ın önde gelen 2 iş adamı; Çetin Group’un Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Çetin ve Kardeşler Yapı’nın yönetim kurulu başkanı Süleyman Kozuva ortak hareket etmeye karar verirler…
İki iş adamının da en önemli özelliği AKP ile olan yakınlıklarıdır ve 2 iş adamının güçlerini birleştirerek beraber hareket etmesi Tekirdağ’da yapılan Sanayi ve Ticaret Odası seçimlerinde önemli etki yaratır…
Aradan 6 yıl geçmiştir…
Tarih yaprakları 2019 yılını göstermektedir ve bu kez Türkiye’de yerel seçim heyecanı yaşanmaktadır.
Ve aday listeleri açıklanıp,partilerin belediye başkan adayları belli olduğunda Tekirdağ Sanayi ve Ticaret Odası seçimlerinde birlikte hareket eden iki iş adamından Kardeşler Yapı’nın sahibi Süleyman Kozuva karşımıza Cumhur İttifakı’nın belediye başkan adayı olarak çıkar…
“Arkadaş Somali’yi yazıyordun sen,bize ne Tekirdağ’daki seçimlerden, ortaklıklardan” dediğinizi duyar gibiyiz ama sakın demeyin zira kazın ayağı hiç öyle değil…
Şimdi sizleri 29 Ocak 2013 tarihine götürüyoruz…
Somali Ulaştırma Bakanı Muhiadin Mohamed Kalmoy ile FAVORİ LLC. firması arasında Mogadishu Aden Abdulle Uluslararası Havaalanı işletmeciliği hizmetinin 10+10 yıl süreyle Somali Devleti’nin kar ortaklığı ile FAVORİ LLC isimli şirkete verilmesini içeren anlaşma imzalanmaktadır…
“Peki bu Somali’de havaalanı işletmesini alan FAVORİ LLC. şirketi kimdir, neyin nesidir?” derseniz hemen söyleyelim…
Bu şirket az önce isimlerini verdiğimiz Ahmet Tekin ve 2019’da AKP’nin Çerkezköy Belediye Başkan Adayı olan Süleyman Kozuva’nın ortak olarak kurduğu şirkettir.
Yani Süleyman Kozuva boşuna AKP Belediye Başkan Adayı olmamıştır ,zira AKP için “Güvenilir” bir isimdir…
***
Yandaş YENİ ŞAFAK Gazetesi deyince de, İBB’den milyarlarca dolarlık ihaleler deyince de, araç kiralama,geri dönüşüm işi deyince de AKP döneminde aklımıza gelen ilk firmalardan birisi her zaman ALBAYRAKLAR HOLDİNG oldu…
Bizzat Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ailenin ilişkileri Erdoğan‘a İBB Başkanı olduğu dönemde ilk destek veren büyük sermayedar olması nedeni ile hep iyi oldu, Albayraklar’ın Erdoğan‘daki yeri hep “Özel” oldu.
Tabii AKP iktidarı ile Albayraklar daha da büyüdüler ve artık “Denize nazır” bakar oldular hayata…Hal böyle olunca Albayraklar “Liman” işine de merak saldı…
Trabzon Port’a da el attı, Afrika’da Gine’ye de uzandı oradaki Conakry Limanı’na da el attı…
Albayraklar “Hazır Afrika’ya açılmışken” Somali’ye de bir el atıverdiler.
Ve Somali için stratejik önem taşıyan Somali’nin Dünya’ya açılan tek limanı olan Mogadişu Alport Limanı’nın 20 yıllık işletme hakkını da ellerine aldılar…
***
Malumunuz 15 Temmuz sonrasında FETÖ ile mücadele kapsamında FETÖ’nün yurtdışındaki okullarını devralması için Türkiye Maarif Vakfı görevlendirildi AKP tarafından, bu vakfa özel “Düzenleme” bile yapıldı.
Vakfın yönetimi Cumhurbaşkanlığı tarafından belirlenecek hale getirildi.
Tabii bu vakıf önemli bir vakıf o nedenle yönetimine de şöyle bir yakından bakalım isterseniz…
Vakfın Başkanı Prof.Dr. Birol Aygün… Aygün AKP’ye yakınlığıyla bilinen Stratejik Düşünce Enstitüsü (SDE)’nin başkanıydı.
Vakfın Müteveli Heyeti maşallah “Yıldızlar geçidi” gibi,hemen bakıyoruz:
Saadet Partisi Gençlik Kolları eski başkanı Osman Nuri Kabaktepe…
AKP 22.Dönem İzmir Milletvekili Zekeriya Çam
Eski AKP Ankara Milletvekili Prof.Dr.Aşkın Asan
Eski AKP Çorum Milletvekili,Başbakan eski Danışmanı Cahit Bağcı.
2011 Genel Seçimlerinde AKP Adana Milletvekili Adayı olan Prof.Dr.Ahmet Emre Bilgili.
2015 Genel Seçimlerinde AKP Ankara Milletvekili Adayı olan Selim Cerrah
Esenler Belediye Başkanı Tevfik Göksu’nun kardeşi ve Katar Büyükelçisi Dr.Mehmet Mustafa Göksu.
2015 Kasım seçimlerine gidilirken kurulan seçim hükümetinin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Prof.Dr. Ayşen Gürcan.
Eski ÖSYM Başkanı ve Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Prof.Dr.Mahmut Özer
Esenler Belediye Başkan Yardımcısı, uzun süre İlim Yayma Cemiyeti’nin yurtlarının idarecisi,AKP döneminde İGDAŞ yöneticisi olan Dr.HasanTaşçı.
Efendim Türkiye Maarif Vakfı’na Sayıştay Raporu’na göre 2016-2019 yılları arasından Cumhurbaşkanlığı onayı ile Milli Eğitim ve Hazine Bakanlığı’ndan aktarılan toplam rakam tam 1 milyon 120 milyon TL…
Şimdi sizlere niye anlattığımızı soracak olursanız bu Türkiye Maarif Vakfı’nı bu güzide vakfımız, Somali2de ne kadar FETÖ okulu varsa devraldı, üzerine başka yeni okullar da açtı şimdi oraları da işletiyor…
***
Şimdi birileri diyor ya hani “Bunlar stratejik hamleler biz Somali’de nüfuz kuruyoruz” falan diye…
Devletler “Nüfuzlarını” kendi resmi şirketleri ile kurarlar, yandaş partili şirketler ile değil.
Eğer amaç “Somali’de yumuşak güç uygulayarak nüfuz alanı kurmak ve stratejik bir hamle yapmak ve etki alanımızı Afrika’ya ulaştırmak” ise sormak lazım buradaki liman işletmesini Albayraklar Holding değil de liman işletmesinin uzmanı olan devletin Türkiye Denizcilik İşletmeleri Genel Müdürlüğü alamaz mıydı?
Ya da Mogadişu havalimanı işletmesini AKP’nin belediye başkanı adayının sahibi olduğu şirket değil de Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdürlüğü’ne bağlı kurulacak bir şirket alamaz mıydı?
Somali’deki okullar için neden madem “Nüfuz alanı” kuruluyorsa doğrudan Milli Eğitim Bakanlığı değil de neden AKP “Yandaşı”, eğitimle uzaktan yakından alakası olmayan kişilerin yönettiği, milyarlarca TL aktarılan Maarif Vakfı eli ile yapılır bu iş?
***
Kimse kusura bakmasın Somali’de kurulan bir “Nüfuz alanı” var doğru ama bu Türkiye’nin değil daha çok “YANDAŞ ŞİRKETLERİN” nüfuz alanı gibi duruyor.
E tabii Somali,IMF borçlarını ödeyemez, pamuk ipliğine bağlı ekonomisi bir krize girerse bu yandaş firmaların paralarını ödeyemez,o nedenle veririz “Hibeyi” sileriz Somali’nin IMF borcunu.
Şimdi biz hani stratejik olarak Somali’nin petrollerine talibiz ya…
Yukarıda yazdıklarımıza bakın da bir cevap verin orada petrol arama işini devletin TPAO’su mu yapar yoksa “Bizim Çalık” gibi petrol arama işinde olan bazı “Yandaşlar” mı?
Cevap çok da belirsiz değil sanırız…