Bugün, Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinin ikinci yıl dönümü. Faciada resmi rakamlara göre 53 bin 537 kişi hayatını kaybetti.
Prof. Dr. Naci Görür, 6 Şubat 2023’teki Kahramanmaraş merkezli büyük depremlerin 2. yılını değerlendirdi. NTV’ye konuşan Görür, “Deprem dirençli kentler oluşturmalıyız” diyerek, en yakın deprem tehlikesi olan 3 ili açıkladı.
Görür, endişeyle beklenen Büyük Marmara Depremi için ise, 30 yıl içinde her an deprem olma olasılığının yüzde 47 olduğunu kaydetti.
DEPREM DİRENÇLİ KENTLER NASIL OLUŞTURULUR?
Görür “2 yılda neler değişti?” sorusuna şu yanıtı verdi:
“Yıkılanları tamir etmek için elbette ki çok şeyler yaptık. Eski duruma tekrar dönmek için yaptık. Eski duruma dönmek bizi kurtaran şey değil ki. Bizim yapmak istediğimiz kentimiz depremde yıkılmasın. Günlük yaşam da değişmesin. Bunun için deprem dirençli kentler oluşturmak asıl hedefimiz. 2 yılda yaptığımız yara sarmanın ötesine geçmiyor.”
“Yeni yol deprem gelmeden önce, depremin olası zararlarını minimize etmekten geçiyor.” diyen Görür, Japonya, Tayvan, Çin ve ABD’nin bunu yaptığını söyledi.
“GELİŞMİŞ ÜLKELER DEPREME KURBAN VERMİYOR”
Naci Görür, “Bilginin ve teknolojinin geliştiği toplumlar depreme insan kurban vermiyor. Biz 10 binleri heba ediyoruz. Bu stratejiden anlayıştan dönmek gerekiyor. Yaraları sarmak ile depreme hazırlanmak aynı şey değildir. Depreme hazırlık özel bir çalışma, teknolojiler, bilgi, müteahhitlik, planlama ister.” diye konuştu.
“6 ŞUBAT DEPREMLERİ SÜRPRİZ DEĞİLDİ”
“Güneydoğu’daki deprem bizim için sürpriz değildi.” diyen Görür, şöyle devam etti:
“Bu depremin olacağını biz bekliyorduk ve söylüyorduk. Yerel yönetim, merkezi yönetim halk da dahil herkes biliyordu. Güneydoğu’daki yerel yönetimler burayı depreme hazırlama çalışmalarını yoğun bir şekilde yapsaydı diyelim 99 nere, 2023 nere? Bu kadar insanımız ölür müydü? 3-5 müteahhitin peşine düştük. Hepimiz suçluyuz.”
Türkiye’yi deprem ülkesi olarak kabul etmenin en sağlıklı yol olduğunu söyleyen Naci Görür, “Kendimizi aldatmayalım, burada az deprem var, burada çok var diye bölümlendirip insanların tedbir almasını engellemeye lüzum yok. Türkiye bir deprem bölgesi her an herhangi bir yerde herhangi bir zamanda herhangi bir büyüklükte deprem olabilir. Deprem dirençli kentler, köyler kurmak zorundayız.” dedi.
“DEVLETİN MEVCUT ORGANLARINI HAREKETE GEÇİRMEKLE DEPREME HAZIRLANMAMIZ MÜMKÜN”
Tayvan’da deprem olduğunda 3-5 kişinin tesadüfen öldüğünü belirten Görür, “Bizde on binler, elli binler gidiyor. 150 bine yakın insanımızı gömdük. Artık kendimize gelelim. Kenetlenelim. Deprem işini bilim ve teknoloji yoluyla halledelim. Çok para da istemiyor. Devletin mevcut organlarını harekete geçirmekle depreme hazırlanmamız mümkün. Yeni genel müdürlükler daireler kurmak gerekmiyor.” şeklinde konuştu.
Halkın depreme aykırı, kaçak bina yapmaması gerektiğini söyleyen Naci Görür, “Doğru malzeme kullanılması lazım. Bunun için eğitmem lazım. O ilin milli eğitim müdürlüğü vasıtasıyla okullara, köylülere ulaşabilirim. Ne paraya ne pula ihitiyaç var. Birlikte hareket etmeye ihtiyaç var.” dedi.
HANGİ İLLER DEPREM RİSKİ ALTINDA?
Prof. Dr. Naci Görür “En yakın tehlike nerede?” sorusuna ise şu yanıtı verdi:
“Erzincan ile Bingöl Karlıova arasında Yedisu fayının bulunduğu yer… Yani Bingöl Karlıova aynı zamanda Tunceli yöresi ve Erzincan’ın doğu kesimleri deprem ön gördüğümüz yerlerden biri. Çünkü burada en son deprem 1790’larda olmuş. 250 senede bir deprem üretiyor bu fay 250 sene de dolmuş. Yani 2030’lara falan geliyor. Burası deprem ürettiği zaman Erzincan, Bingöl Pülümür zarar görür.”
İkinci olarak Bingöl Karlıova ile Bingöl Göynük arasına dikkat çeken Görür, “Burada 1866-1860 civarında deprem olmuş. Burası kırılmadı. Üçüncüsü Arap levhası son büyük depremlerde 10 metreye yakın savrulmayla kuzeye doğru hareket etti. Doğu Anadolu fayı kırıldı. Fakat Bitlis Zagros kenet kuşağı deprem üretmedi. Adıyaman, Siirt, Diyarbakır, Hakkari sıkışık hale geldi. Depremi öne çekilmiş olabilir. Eğer deprem bekleyen bir yer düşünürsek burayı da gözardı etmemeliyiz.” ifadelerini kullandı.