Celal Eren ÇELİK
Malumunuz bugün Türkiye güne aralarında pek çok holdingin de yer aldığı 26 şirkete yapılan ve 35 kişinin gözaltına alındığı İstanbul merkezli jandarma operasyonu ile başladı ve tüm haber siteleri gibi HABER ALTERNATİF olarak biz de siz değerli okurlarımıza bu operasyonun haberini verdik.
Ancak bu operasyonda ilginç olan bir husus dikkatimizi çekmişti. O da operasyon sonrasında 26 şirketin merkezine baskın düzenlenirken haberin ilk çıkış noktası olan NTV’nin haberde özellikle 3 firmanın adını açıkça vermesiydi. Yani sanki bu 3 firmanın adı özellikle “Servis” ediliyordu…
Ve bu 3 firma ile sahiplerine yoğunlaştığımızda bugün gerçekleştirilen bu sahte fatura operasyonunun perde arkasında enteresan ilişkiler ağı,ilginç isimler ve Hırvatistan’a kadar uzanan bir “Vurgun” iddiasından, İmamoğlu dosyasında verilen ifadelerden, Koç Grubu’nun en önemli distribütörlerine kadar uzanan bir enteresan bir tablo ortaya çıktı.
Bu 3 şirkete yoğunlaştığımızda merkezde ise Filyos Limanı merkeze oturdu…
İsterseniz peşrevi daha fazla uzatmadan yazımıza geçelim…
HER ŞEYİN MERKEZİ: FİLYOS LİMANI
Şimdi efendim Filyos Limanı “Filyos Vadisi Projesi” kapsamında Zonguldak’ta inşa edilen, Türkiye’nin en büyük 3 limanından bir tanesi.
Ancak bu liman öyle sıradan değil tam tersine Türkiye’nin enerji politikaları açısından son derece stratejik bir liman. TPAO sondaj gemilerinin operasyonu için kritik öneme sahip olan Filyos Limanının operasyonel işleyişinden yönetimine kadar her şeyi TPAO’ya ait.
Zaten limanın resmi adı da “Filyos Türkiye Petrolleri Limanı” ve limanın yönetimini de Filyos Türkiye Petrolleri Limanında bulunan kıyı lojistik merkezi TP-OTC tarafından sağlanmakta.TP-OTC ise Türk Petrolleri ve TPAO’nun yan kuruluşu Offshore Technology Center’ın resmi adı.
Şimdi efendim bundan tam 9 yıl önce İstanbul’da bir tekstil firması iflas ederek batıyor…
Batan firmanın sahibi ise Adem Gençal… Tabii büyük bir mali kayıp içerisindeki Adem Gençal içerisine düştüğü büyük borç sarmalından kurtulmak için soluğu TPAO’nun 2024 yılına kadar uzun yıllar Genel Müdürlüğü’nü yapmış olan ve o dönemde de halen TPAO Genel Müdürü olan Melih Han Bilgin’in yanında alıyor.
Bu arada Melih Han Bilgin, eski Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak’a en yakın isimlerden birisi olarak bilinmekte. Bu bilgiyi neden verdiğimizi yazımızın ilerleyen bölümlerinde çok daha net anlayacaksınız.
Şimdi siz “Arkadaş ne alaka batık tekstilci ile TPAO Genel Müdürü?” diyebilirsiniz lakin kazın ayağı öyle değil. Zira iddialar TPAO eski Genel Müdürü Melih Han Bilgin ile “Batık tekstilci” Adem Gençal’ın akraba olduğu yönünde…
Zaten ne oluyorsa oluyor “Batık tekstilci” Adem Gençal TPAO eski Genel Müdürü Melih Han Bilgin’in yanında soluğu aldıktan kısa süre sonra oluyor. Bir anda TPAO’nun tüm giysi işleri batık işadamı Adem Gençal’a veriliyor!
***
“BATIK TEKSTİLCİLİKTEN” DENİZCİLİĞE…
Efendim bu Adem Gençal, TPAO’dan aldığı yüklü miktarda giysi ihaleleri ve kendisine sağlanan imkanlar ile mali durumunu düzeltiyor,borçlarını ödüyor ama “Enteresanlıklar” bununla sınırlı kalmıyor…
Bu daha 1-2 sene öncesine kadar “Batık” olan Adem Gençal TPAO ihaleleri ile mali durumunu düzelttikten sonra her ne hikmetse denizciliğe merak salıyor.
Hem de öyle böyle bir merak değil yani,kalkıp “Ağır gemi bakımı,onarımı,boyanması” gibi alanlarda faaliyet gösterecek 100 milyon TL sermayeli bir de şirket kuruyor,şirket kısa süre sonrasında sermayesini 350 Milyon TL’ye çıkartıyor.
İşte o şirket bu sabah NTV’nin özellikle “Servis” ettiği 3 şirketten birisi olan Cavitech Denizcilik Anonim Şirketi
Ama Adem Gençal şirkette Yönetim Kurulu Üyesi ve ortak, büyük hissedar ise Emel Gençal.
Tabii şimdi siz diyeceksiniz ki “Kardeşim o işler öyle kolay mı, tecrübe ister, birikim ister, teknik altyapı ister” lakin Allah’ın bir tesadüfü olsa gerek TPAO’nun gaz arama-sondaj gemileri FATİH,YAVUZ ve KANUNİ’nin tüm bakım onarım,yenilenme işlemlerinin Filyos’ta TPAO’nun işlettiği limanda yapıldığı dönemde kurulan bu güzide şirketimize ihale üstüne ihale yağıyor…
Ama bu “İhaleler” sadece CAVİTECH DENİZCİLİK A.Ş’ye yağmıyor…
Efendim şimdi bu cevval,atakan girişimcimiz Adem Gençal durumunu düzeltince,bir de gemi işine girmeye karar verince yurtdışında bazı “temaslarda” bulunuyor. E tabii kendisinde tecrübe yok,birikim yok şöyle bu işten anlayan birileri lazım…
Adem Gençal, 2021 yılında Hırvatistan’da Matko Zuanic ile tanışıyor. Peki kimdir bu Matko Zuanic efendim? Anlatalım…
Matko Zuanic, Hırvatistan merkezli GLOBAL OFFSHORE ENEERGİNG LLC. isimli bir denizcilik firmasının “Proje Direktörü”… Bakmayın siz “Proje Direktörü” dediğimize kağıt üzerindeki görevi bu, aslında Matko Zuanic Roko Zuanic ile birlikte GLOBAL OFFSHORE ENEERGİNG LLC. şirketinin 2 sahibinden birisi.
Bu GLOBAL OFFSHORE ENEERGİNG LLC. kendi resmi sitesinde şirketi “2001 yılında açık deniz petrol ve doğalgaz sektöründe uzmanlaşmış, küresel çapta tam hizmet veren bir mühendislik ve proje yönetimi şirketi” olarak tanımlıyor. Ama bu şirketin 2021 yılına kadar sondaj gemilerinin bakım, onarımı, stratejik tesis kurma, gemilere vinç ve sondaj platformu takma gibi alanlarda hiç bir tecrübesi yok.
Ama önemli değil efendim böyle küçük “Detaylar” değil mi?
Adem Gençal ile tanıştıktan kısa süre sonra GLOBAL OFFSHORE ENEERGİNG LLC ve sahibi Matko Zuanic bir anda bizim ABDÜLHAMİT HAN,FATİH VE KANUNİ Sondaj gemilerimizin “5Y SPS Yeniden Etkinleştirme ve Yükseltici Sistem SPS-” işlerini bol sıfırlı rakamlara Türk Petrol’den alıyor…
İşte efendim Adem Gençal ile tanışan ve Türk Petrol’den bu işleri almaya başlayan Matko Zuanic’e de bir “İlham” geliyor demek ki, Zuanic Hırvatistan’ın en önemli makine şirketlerinden birisi olan Split merkezli küresel güverte makineleri tedarikçisi Adria Winch’i 20 Aralık 2023’te satın alıyor.
Bu satın alma öyle sıradan bir satınalma değil. Zira Adria Winch’in kontrolünde olan Mostine 11/A, 21000 Split adresine kayıtlı, “TAKIM TEZGAHLARI İMALATI” yapan DALSTROJ şirketini de satın almış oluyor. Bu şirketin başına da GLOBAL OFFSHORE ENEERGİNG LLC.’nin Marko Zuanic ile 2 ortağından birisi olan Roko Zuanic geçiyor…
Tabii bu yatırımlar boşa yapılmıyor efendim…
2023 Aralık ayında GLOBAL OFFSHORE ENEERGİNG LLC. bu yatırımları yaptıktan sadece bir kaç ay sonra Allah’ın bir tesadüfü olarak Filyos Limanı’nındaki ABDULHAMİD HAN Sondaj Gemisi’nin Sondaj Kulesinin Sökülmesi ve Yeniden Takılması işini, Yavuz Sondaj Gemisi’nin Yükseltici Sistem SPS işini, OSMAN GAZİ Gemisi’nin “Yıkım, yeniden yapılandırma ve dönüştürme projeleri için proje yönetimi, mühendislik ve inşaat destek hizmetleri” işlerinin tamamını, Filyos Limanı’nın komple “Atölye Tasarımı ve İnşaatı” işlerini ve FATİH ve KANUNİ SONDAJ GEMİLERİ’nin kule sökümlerinden bakımlarına, yeniden aktif edilmelerine kadar tüm işleri alıyor…
Bu arada Kıbrıs Rum Yönetimi Matko Zuanic hakkında “Kırmızı Bülten” ve yakalama kararı çıkarttırıyor ama Zuaniç elini kolunu sallayarak FİLYOS’ta servetine servet katmaya devam ediyor. Allah’ın sevdiği kulu demek ki kimse de kendisini çevirip bir şey demiyor.
Ama arka planda Adem Gençal var tabii GLOBAL OFFSHORE ENEERGİNG LLC’yi bu “Sistemin” içine sokan isim olarak. Hali ile GLOBAL OFFSHORE ENEERGİNG LLC. gemilerin ihalelelerini aldıkça bazı bakım işleri ve boyama işleri de sürekli olarak Adem Gençal’ın kurduğu CAVITECH DENİZCİLİK A.Ş’ye akıyor, bu arada Adem Gençal milyon dolarlık oluyor,serveti katlanarak büyüyor…
ŞİRKET VE KİŞİ İSİMLERİ GİZLENEN VE PEŞİNE DÜŞÜLMEYEN BİR İHBAR MEKTUBU
Şimdi tabii diyebilirsiniz ki “Arkadaş öyle böyle adamlar ticaret yapmışlar para kazanıyorlar bunun sıkıntılı tarafı ne?” Efendim şöyle açıklayalım o zaman…
Sizleri 3 Mayıs 2024 tarihine götürelim…
Cumhuriyet Gazetesi’nde Barış Pehlivan kendisine Filyos Limanı ile ilgili gelen bir mektubu kişi ve şirket isimlerini “sadece baş harflerini vererek” paylaşmıştı…
İşte o mektubun bir paragrafında aynen şöyle yazmaktaydı…
“…Örnek, TP-OTC’nin Filyos Limanı’nda 400 bin liraya yaptırdığı aynı işi C. firmasının 14 milyon lira gibi fahiş fiyatlara yapmasına müsaade edildi. C. firmasının bugüne kadar yaptığı işler biraz incelenip soruşturulduğunda bunun gibi örnekler görülecektir.”
İşte Barış Pehlivan’ın böylesi önemli ve büyük bir vurgun iddiası ortadayken neden ardına düşmediğini bilmediğimiz bu C. firması bugün jandarma baskını yiyen Adem Gençal’ın ortağı ve Yönetim Kurulu Üyesi olduğu CAVİTECH DENİZCİLİK A.Ş…
Peki efendim nasıl oluyordu da bu işler böyle dönebiliyordu kör göze parmak misali?
Tekrar Barış Pehlivan’a gelen ve Pehlivan’ın isimleri gizleyerek yayınladığı o mektuba dönüyoruz sizlerle…
Mektubun bir paragrafında bakın neler yazmakta:,
“– C. Denizcilik, Filyos Limanı’nda çalışıyor. TP-OTC Lojistik ve Destek Hizmetleri Direktörü T. ve C. Denizcilik’ten A’nın işveren-yüklenici ilişkisinin dışında özel çıkar dostlukları vardır. Bu ilişki, limanda bir sürü haksız, usulsüz kazanç elde edilmesine sebep olmuştur. Bu sayede C. firması onlarca işi usulsüz, iş tanımına aykırı, sözleşmeye ters, eksik yapmakta ve bu şekilde teslim etmektedir. Hem de bu işleri olması gerekenden çok daha yüksek fiyatlara ve usulsüzce, firmamız TP-OTC’ye fatura kesmesine de müsaade ediliyor.”
Şimdi efendim bu “C.Denizcilik” olarak ismi verilmeyen şirketin CAVİTECH DENİZCİLİK A.Ş olduğunu, “C.Denizcilik’te ki A.” olarak kodlanan kişinin de Adem Gençaslan olduğunu öyle Barış Pehlivan gibi saklayarak değil belgeleri ile ortaya koyduk zaten.
Peki mektubun bu paragrafında “TP-OTC Lojistik ve Destek Hizmetleri Direktörü T.” olarak gizlenen isim kim… Barış Pehlivan söyleyememiş biz söyleyelim efendim o isim: Taner Hacıahmetoğlu…
Kimdir peki bu Taner Hacıahmetoğlu efendim,bu gücü nereden almaktadır?
Efendim Taner Hacahmetoğlu, Berat Albayrak’ın sağ kolu, hem Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı iken, hem de Hazine ve Maliye Bakanı iken “Özel Kalem Müdürlüğünü” yapıp kendisi ile tabiri yerindeyse 7/24 bir arada olan Berat Albayrak’ın “Karakutusu” da denilen Ufuk Hacıahmetoğlu’nun yeğeni olmaktadır.Gücünü de işte bu Ufuk Hacıahmetoğlu’ndan almaktadır. Aynı Ufuk Hacıahmetoğlu Berat Albayrak’ın özel kalem müdürlüğü ve danışmanlığının yanı sıra yine Berat Albayrak tarafından Karadeniz Bakır İşletmeleri’ne de Yönetim Kurulu Üyesi olarak atanan bir isim…
Şimdi tabloya bakın; Adem Gençaslan iddialara göre eski TPAO Genel Müdürü ve Berat Albayrak’a en yakın bürokratlardan birisi olan Melih Han Bilgin’in akrabası, TP-OTC Lojistik ve Destek Hizmetleri Direktörü Taner Hacıahmetoğlu ise Berat Albayrak’ın “Özel Kalem Müdürü, danışmanı ve sağ kolu” olan Ufuk Hacıahmetoğlu’nun yeğeni…
Peki Barış Pehlivan’a gelen o mektupta başka neler yazıyordu,bir bakalım isterseniz:
“Bu işler T’nin ve A’nın bilgisi, onayı ve yönlendirmesiyle yapılıyor. Bu durumu birçok çalışan da biliyor ama çalışanlar şikâyet edecek bir yer bulamıyor. Çünkü T., enerji bakanının özel kalem müdürünün yeğeni olduğunu belirtiyor. A. ise genel müdürün çok yakın arkadaşı ve tanıdığı olduğunu her yerde konuşuyor. Kendilerine kimsenin bir şey yapamayacağını, kendilerinin sınırsız yetkiye sahip olduğunu belirtiyorlar. Çalışanlara sürekli gözdağı veriyorlar.”
Yani efendim “Nasıl dönüyor bu işler böyle kör göze parmak misali?” sorumuzun cevabı da gayet net biçimde ortaya çıkıyor sanırız…
“İMAMOĞLU İDDİANAMESİNDE ADI GEÇEN VE İFADE VEREN HOLDİNG PATRONU”
Peki efendim bu sabah gerçekleştirilen operasyon sonrasında ismi gayet bilinçli olarak “Serviş” edilen bir diğer firma da DEMİR HOLDİNG’di değil mi?
Peki DEMİR HOLDİNG’in sahibi kim? Hamit Demir…
Hamit Demir aslında özellikle İBB’deki yolsuzluk ve İmamoğlu hakkındaki dava sürecini yakından takip edenler için hiç de yabancı bir isim değil…
Zira İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca Ekrem İmamoğlu hakkında yürütülen soruşturma kapsamında hazırlanan iddianamede, Ekrem İmamoğlu’nun Beylikdüzü Belediye Başkanlığı döneminde Demir Country projesinin ruhsatı için firma sahibinden 2015’te 8 milyon lira talep edildiği, bu kapsamda 5 milyon lira değerinde 8 dairenin 2017’de örgüt yöneticisi Adem Soytekin’e devredildiği, kalan 3 milyon liranın ise 2022’de çeklerle tahsil edildiği iddiasına yer verildi.
Peki bu Demir Country Propjesi’ni yapan firma ve İmamoğlu’na rüşvet verdiği iddia edilen iş adamı kim? Bingo! Bu sabah operasyon yiyen DEMİR HOLDİNG ve patronu Hamit Demir!
Bakın 2015’te Beylikdüzü’ndeki Demir Country projesinin ruhsat işlemleri sırasında önce dönemin belediye başkanı İmamoğlu ile görüştüğünü, sonrasında belediyenin imar işlerinden sorumlu bir müdürün kendisinden 8 milyon lira talep ettiğini öne süren Hamit Demir İBB ve İmamoğlu iddianamesi kapsamında nasıl ifade veriyor:
Hamit Demir, 2017’nin sonunda ruhsatı aldıktan sonra şüphelilerden Adem Soytekin’in satış ofisine geldiğini anlatarak, şu beyanda bulundu:
“‘Beni Ekrem Başkan gönderdi, kaba inşaatın taşeronluğuna talibim.’ dedi. Başta Ekrem İmamoğlu’nun adını duyunca hemen reddetmedim, ‘Bir düşünelim.’ dedim. Sonrasında kendisine taşeronluk vermedik. Bir süre sonra Adem Soytekin yine gelerek ‘Burayla ilgili bir kısım daire verilecekmiş, bunları ben alacağım.’ dedi. Ben de daha öncesinde Ekrem İmamoğlu’nun yönlendirmesiyle görüşmüş olduğum ve yukarıda bahsettiğim 8 milyon lira karşılığı daireler olduğunu anladım. Adem Soytekin, devam eden projelerden daire alamayacağını, bitmiş projelerden daire istediğini söyledi. Ben finans müdürünü çağırarak nereden daire verebileceğimizi sordum. Kayıtlardan baktığımızda Esenyurt’ta Ay Işığı Butik projemizden 8 tane daireyi Adem Soytekin’in üzerine devrettik. Bu 8 dairenin o dönemki Türk lirasıyla değeri 5 milyon TL etmekteydi.”
Demir, geriye kalan kısma karşılık dosyaya da sunduğu 20 Haziran 2022 tarihli 330 bin lira, 20 Temmuz 2022 tarihli 330 bin lira ile 20 Ağustos 2022 tarihli 340 bin lira olmak üzere toplamda 1 milyon liralık çek verdiğini belirtti.
Geri kalan 2 milyon lirayı da yaklaşık 6 ay içerisinde nakit Türk lirası çekmek suretiyle 3-4 seferde ödediklerini aktaran Demir, “Bu nakit ödemeleri muhasebe birimindeki arkadaşlar, satış ofisinde akşam vakitlerinde Ekrem İmamoğlu veya görevlendirdiği kişi tarafından gönderilen şoförlere teslim etmişler. Bu parayı alan şahısları tanımıyoruz. Ben bu süreçte Ekrem İmamoğlu’nun belediye başkanı olmasından ve belediye başkanlığı yaptığı dönemde ticaret yapıyor olmamdan kaynaklı olarak ticaretimin zarar görmemesi amacıyla toplamda 8 milyon lirayı (8 daire ve 3 milyon lira çek ve nakit olarak) vermek zorunda kaldım. Her ne kadar verdim desem de bunlar bizden alınmıştır. Bu süreçte mağdur edildim.”
Ayrıca iddianamede, Demir’in “ifadesinde bahsetmiş olduğu Demir Grup Yapı İnşaat Sanayi ve Ticaret AŞ ünvanlı firma tarafından ASOY İnşaat AŞ ünvanlı firma adına düzenlenmiş 20.06.2022, 20.07.2022 ve 20.08.2022 tarihli toplam değeri 1 milyon lira olan ve rüşvet olarak verilen çeklere, ASOY İnşaat AŞ ünvanlı firmanın kaşe ve imzası olan 20.04.2022 tarihli tahsilat makbuzunu ve Demir Grup Yapı İnşaat Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi ünvanlı firma tarafından ASOY İnşaat Anonim Şirketi ünvanlı firma adına devir yapılan 8 adet taşınmazın tapu senetlerine ve Demir Grup Yapı İnşaat Sanayi ve Ticaret AŞ tarafından belirtilen taşınmaz satışlarına ilişkin düzenlenmiş E-Fatura’ları dosyaya sunduğu” belirtildi.
KOÇ HOLDİNG’İN EN BÜYÜK DİSTRİBÜTÖRLERİNDEN BİRİSİ NEDEN SAHTE FATURA İŞİ İÇİN OPERASYON YER Kİ?
Bu DEMİR HOLDİNG ile birlikte ismi sabah operasyonu sonrasında “Servis” edilen 3. firma ise SES YAPI…
SES YAPI’nın sahiplik yapısı GÜRSES GRUP ortaklığı ile bağlantılı… GÜRSES GRUP ve sahibi kim? Gürses Grup inşaattan, otomotive, sigortadan, araç kiralamaya kadar pek çok alanda faaliyet gösteren bir şirket ve sahibi de İrfan Gürses…
Ama bu GÜRSES GRUP’un en önemli özelliği ne?
GÜRSES GRUP KOÇ HOLDİNG’in Türkiye’deki en önemli ve en büyük distribütörlerinden bir tanesi… FIAT bayiliğinden, ALTUS’a kadar KOÇ HOLDİNG ile birlikte çalışıyorlar, GÜRSES GRUP’un sahibi İrfan Gürses verdiği röportajlarda röportaj konusu ile alakası olmamasına rağmen gidip özel olarak Rahmi Koç Müzesi önünde fotoğraf çektirip adeta “Arkamda Koç Holding var” mesajı veriyor…
Malumunuz İmamoğlu’nun en büyük destekçisi 2019’da ilk belediye başkanı seçildiği dönemden bu yana hep KOÇ AİLESİ oldu…
Ailenin özel jeti de tahsis edildi İmamoğlu’na, KOÇ HOLDİNG’e ait TÜPRAŞ’ın eski CEO’su İBB’ye Genel Sekreter de oldu, Ali Koç’un “Mütevelli Heyeti Üyesi” olduğu dönemde KOÇ HOLDİNG’in “Türkiye Stratejik Ortağı” olduğu Chatham House’da İmamoğlu’na kapılar da açıldı…
Şimdi İmamoğlu’nun en büyük destekçisi olan KOÇ HOLDİNG’in en büyük distribütörlerinden birisi operasyon yiyor…
İmamoğlu aleyhine soruşturma iddianamesinde “Rüşvet verdiğini” söyleyip kayıtlara geçiren bir başka isim yine bu sabah operasyon yiyor…
Bunlar tesadüf mü peki?
Belki de bu sorunun cevabı yine FİLYOS LİMANI’nda ve Barış Pehlivan’ın şirket ve kişi isimlerini gizleyerek paylaştığı o mektupta saklıdır?
Zira bakın o mektupta bir paragrafta neler söylüyor mektubu gönderen kişi:
“CHP’nin bazı üst düzey yöneticilerine ait firmaların da Filyos Limanı’nda eksik işler yapması ve kollandığı konuşuluyor. Taşeron firmalarda olması gerekenden daha fazla personel çalıştırılarak bu firmalara para aktarımı yapılmaktadır”.
Peki FİLYOS LİMANI’nda tüm bu işlerin tam merkezindeki bir isimden bahsetmiştik hatırladınız mı? Evet hani şu TP-OTC Lojistik ve Destek Hizmetleri Direktörü Taner Hacıahmetoğlu hani Berat Albayrak’ın “Özel Kalem Müdürü ve sağ kolu” olan Ufuk Hacıahmetoğlu’nun yeğeni…
Peki bu Hacıosmanoğlu Ailesi nereli? Bingo! İmamoğlu ile hemşehriler, Trabzon’un Of ilçesinden olup yine Trabzonlu Berat Albayrak’ın en yakınında bu Hacıahmetoğlu Ailesi…
Acaba FİLYOS LİMANI’nda iş yaparak ciddi kazançlar sağlayan “Üst düzey” CHP’li yöneticiler kimler? Bu yöneticilerin İmamoğlu ile yakınlık derecesi ne mesela?
BİR MAHKEME SALONU,BİR ESKİ BELEDİYE BAŞKANI,BİR İDDİA…
Şimdi sizlerle 19 Ocak 2017 tarihine gidiyoruz…
Bu tarihte BİMER üzerinden o dönem Beylikdüzü Belediye Başkanı olan Ekrem İmamoğlu’nun “FETÖ ile iltisaklı olduğu” şeklinde bir ihbar ve şikayet başvurusu oluşturuluyor.
6 ay içerisinde İmamoğlu bu suçlamadan aklanıyor…
28 Mayıs 2024 tarihinde CHP’nin “FETÖ ile iltisaklı olmak” suçlaması ile görevinden alınan Beşiktaş eski Başkanı Murat Hazinedar mahkeme salonunda sözü işte 19 Ocak 2017 tarihinde BİMER üzerinden İmamoğlu için yapılan bu “FETÖ” ihbarına getiriyor ve İmamoğlu’nun Trabzonlu olması ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın damadı Berat Albayrak ve Albayrak ailesine yakınlığı sayesinde 6 ay gibi kısa bir süre içinde, hakkında “kovuşturmaya gerek yoktur” şeklinde karar alabildiğini öne sürdü. Kendisinin ise aynı şikayetten 8 yıl sonra aklanabildiğini belirtiyordu.
Trabzonlu olan herkes de Berat Albayrak’ın özellikle babası Sadık Albayrak’a büyük saygı ve hürmet duyan Ekrem İmamoğlu ile yakın olduğunu herkes biliyor…
ALBAYRAK EKİBİ TASFİYE EDİLİYOR…
Tüm bu gelişmeler yaşanırken Berat Albayrak’a en yakın 2 isim olan TPAO eski Genel Müdürü Melih Han Bilgin görevinden alınıyor, kendisine yeni bir görev de verilmiyor. Diğer önemli isim olan Ufuk Hacıahmetoğlu ise o kadar önemli görevlerden sonra TBMM Milletvekili Hizmetleri Başkan Yardımcılığı gibi son derece pasif bir görevde kızağa çekiliyor.
Öte yandan Berat Albayrak’ın kendi döneminde yaptığı bürokrat atamalarında çok kritik görevlere getirilen pek çok isim de görevlerinden alınmış durumda.
FİNAL-ANALİZ
Peki bu “Albayrak tasfiyesi” neden önemli ve bu sabah yapılan operasyon ile bir alakası var mı?
Ortaya çıkan tablo bizim analizimize göre aslında AKP içerisinde bu sıralar giderek daha da gün yüzüne çıkmaya başlayan “Erdoğan sonrası dönem” hazırlıkları ile ilgili…
Berat Albayrak’ın her şeye rağmen Erdoğan sonrası dönem için halen hazırlık yaptığı biliniyor. Anlaşılan Erdoğan sonrası dönem için İmamoğlu ile de gayet yakın olup, gayet de rahat uzlaşabilecek bir isim olan Berat Albayrak’a bu sabah yapılan operasyonla “Aklından bile geçirme” mesajı verildi.” Hele FİLYOS MERKEZLİ ilişkilerde işin ucunun ta Albayrak’ın bakanlık dönemine uzayabilmesi ihtimali bu mesajın çok daha net verildiğini gösteriyor bize…
Operasyonda İmamoğlu aleyhine ifade veren DEMİR HOLDİNG’e ve sahibi Hamit Demir’e operasyon yapılmasının da perdeleme amaçlı olabileceği aşikar. Zira AKP aslında istediğini DEMİR HOLDİNG ve Hamit Demir’den çoktan almış durumda ancak “Servis” edilen firmaların arasında DEMİR HOLDİNG isminin özellikle yer alması İmamoğlu bağlantısının kurulabilmesi için ip ucu olarak bırakılan bilinçli bir iz olması muhtemel…
İmamoğlu’nun en büyük destekçisi KOÇ HOLDİNG’in en büyük distribütörlerinden GÜRSES GRUP’a yapılan operasyon ile de Albayrak’a “İmamoğlu ile uzlaşmayı düşünme, destek olan KOÇ HOLDİNG bile olsa karşısında bizi bulur” mesajının verilmediğini şu tabloya bakıp garanti edecek kimse var mı acaba?
Ya da Barış Pehlivan’a gelen mektuptaki iddialarda yer alan “FİLYOS’ta iş yapan CHP’li üst düzey yöneticilerin firmalarının” İmamoğlu’na yakın isimlerin firmaları olduğunu ve soruşturmanın belki de buradan İmamoğlu’na da uzatılmayacağını düşünmeyecek kimse var mı?
Enerji Bakanlığı ve TPAO’daki Albayrak ekibinin tasfiyesi ile birlikte Albayrak’ın bürokrasi gücünü de kırılırken ve “Ailenin” özellikle Devlet Bahçeli’nin kesinlikle karşı çıkmasına rağmen Erdoğan sonrası için ısrarla Bilal Erdoğan’ı hazırladığı artık en yüksek perdeden tüm siyasi kulislerde konuşulduğu bir dönemde böyle bir operasyondaki bu kadar bağlantı sadece bir tesadüf mü sizce?
Şu ana kadar yazdıklarımızı alt alta koyun ve cevabı siz verin: “Hayat bu kadar da tesadüfleri sever mi?”
Bu yazıda ele alınan “operasyon–mesaj–güç dengesi” ilişkisi, Türkiye’de siyasetin nasıl aparatlaştırıldığını gösteren daha geniş bir çerçevenin parçasıdır.
Bu çerçeveyi Milliyetçi Demokratik Sol ve Ulusların Çıkışı kitabında teorik olarak ayrıntılandırdık…
Kitap Sipariş Linki:
