Evet sevgili okurlarımız malumunuz haftanın en önemli olayı Milli Eğitim Bakanı “Tarikatsever” Yusuf Tekin’in resmen Anayasa’yı ve laiklik ilkesini hiçe sayarak Milli Eğitim Bakanlığı’nın tarikat ve cemaatler ile imzaladığı protokol ve iş birliğinin devam edeceğini Meclis kürsüsünden ilan ederek, aslında laik Cumhuriyet’e devletin bakanı olarak meydan okumasıydı.
Bu “Meydan okumadan” hemen sonra ne mi oldu? İşte o protokollerden birisinin Cihannüma Derneği ile imzalandığı ortaya çıktı ve Cihannüma Derneği yeniden günmdeme geldi.
Oysa ki bizi eskiden bu yana sürekli takip eden okurlarımız kimse Cihannüma Derneği’nin adını duymamışken bizim 2020 ve 2022’deki yazılarımız ile bu derneği ve bu derneğin “Stratejik” adımları ile girift ilişkilerini gündeme getirdiğimizi hatırlayacaklardır.
Tabii unutanlar var,okumayanlar var,bilgilerde güncellenmesi gereken hususlar var…
O zaman da bu yazıyı yeniden ve son güncellemeleri de yaparak yazmak farz oluyor hali ile…
Efendim isterseniz peşrevi daha fazla uzatmayalım ve yazımıza geçelim…
***
Tarih yapraklarını biraz geriye doğru saracağız şimdi sizlerle…
Tarih 17 Nisan 2022
AKP Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, Cihannüma Derneği’nin Üsküdar şubesi tarafından organize edilen sahur yemeğine katıldı ve kamuoyu belki de bu derneği bu organizasyon ile tanıdı…
Ama bu toplantıda sanki özellikle medyatik olmayı tercih eden dernek, aslında uzun süredir var olan bir dernekti ve oldukça “Derinden” çalışmalarını yürütüyordu. Üsküdar’daki bu sahurda özellikle medyaya servis edilen görüntülerde aslında “Atı alan Üsküdar’ı çoktan geçmişti”
Şimdi sizlerle daha da geriye gideceğiz…
Tarih yaprakları 2013 yılını gösterirken o dönem ki adı “Cemaat” olan FETÖ ile AKP arasında “iktidar mücadelesinin” fitili dönemin Başbakanı olan Recep Tayyip Erdoğan’ın “Dershaneler kapanacak” açıklaması geliyordu..
İşte AKP ile o dönem ki adı ile “Cemaat” arasındaki bu restleşmede ipler yavaş yavaş kopma noktasına gelirken, AKP artık devlet kadrolarındaki “FETÖ’cüleri” tasfiye edip,yerine kendi güvenebileceği kadroları getirmek için de çalışmalara başlanmıştı. Bu kadrolar için başvurulacak ilk adres Milli Görüş ve Milli Görüş’ün 28 Şubat’ta kapatılan vakfı Milli Görüş Vakfı kadroları olacaktı.
Ama bunu yaparken bu “eski” kadrolar AKP çizgisi kontrolünde aynı potada “eritilecek” ve ortaya hem “gelenekten gelen”,hem “güvenilir” hem de AKP’nin kontrolünde kadrolar çıkacaktı ve elbette bunun için de yeni bir yapılanmaya ihtiyaç vardı…
İşte bu şartlar içerisinde 2013 yılının Temmuz ayında Cihannüma Derneği sessiz sedasız biçimde faaliyete geçti…
Şimdi burada duralım ve bir konuyu hatırlatalım:Türkiye’de“Anket” yöntemini en başarılı biçimde uygulayan,anket çalışmalarını gerek parti politikaları oluşturmada,gerek söylem ve slogan oluşturmada en başarılı biçimde kullanan partinin uzak ara AKP olduğu kesin bir gerçeklik.
Tabii AKP’nin anket konusuna verdiği bu önem giderek yıllar içerisinde arttığından ortaya bir de “Yandaş Anket Şirketleri” sektörü çıktı.İşte bu “Yandaş Anket Şirketlerinden” en önemlilerinden bir tanesi ise GEN-AR…
Her şart altında AKP’nin istediği sonuçların çıktığı anketleri ile tanınan GEN-AR’ın ortaklarından olan Mustafa Şen ise katıldığı televizyon programlarında yaptığı amansız ve katıksız AKP savunuculuğu ile kamuoyu tarafından tanınmaktaydı…
GEN-AR’ın ortağı ve Başbakanlığı döneminde Ahmet Davutoğlu’nun “Başdanışmanı” olan Mustafa Şen aynı zamanda AKP’li Esenler Belediye Başkanı Tevfik Göksu’nun ağabeyi, eski AKP Adıyaman Milletvekili Mahmut Göksu’nun Mütevelli heyeti başkanlığını yaptığı, Yeni Dünya Vakfı’nın da Mütevelli Heyeti Üyesi…
Mustafa Şen şu anda ise AKP MKYK Üyesi ve AR-GE’den Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı…
Şimdi “Arkadaş sen bize Cihannüma Derneği’ni anlatıyordun konunun ne alakası var GEN-AR ile,Mustafa Şen ile?” diyecek olursanız “Erken davranmayın,zira kazı ayağı öyle değil” deriz…
Zira Cihannüma Derneği’nin Yönetim Kurulu Başkanı, kurulduğu tarihten bu yana uzunca bir süre GEN-AR’ın ortağı olan aynı Mustafa Şen’di…
Tabii önce “Eski” yönetim kadrolarına da bakmak lazım ki şu an “Kurulan” ve yazımızda kaleme alacağımız kadronun “Gergef gibi işlediği” yapı anlaşılsın.
Şimdi efendim bakınız bu Cihannüma Derneği’nin “Eğitim” alanında özel bir “Hassasiyeti” var. Zaten özellikle de bu eğitim konusunu “Yeni bir nesil yetiştirmek” adına çok önemsiyorlar.
O nedenle Türkiye için İmam Hatipler’e dönüşmüş liseler vazgeçilmezleri, Kur’an eğitimi kırmızı çizgileri.
Şimdi sizleri 28 Şubat 2018 tarihine götürüyoruz…İstanbul’da Avrasya Tüneli’nde siyah ve lüks bir araç “çakar” kullanarak beklemeden geçiş yapmak isteyince polis tarafından durdurulur…
Polis ile aracın içerisindeki “önemli kişi” arasında tartışma çıkar ve o “önemli kişi” polis memurunu işinden etmekle tehdit eder…Olay basına yansır ve kamuoyunun büyük tepkisine neden olur…
İşte o siyah arabada “çakar” kullanarak,sadece görevini yapan ve kuralları uygulayan polis memurunu işinden etmekle tehdit eden “önemli” kişi dönemin İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Ömer Faruk Yelkenci’dir.
Peki o dönemde İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Ömer Faruk Yelkenci nerede “Yönetim Kurulu Üyesidir” ? Bingo! Cihannüma Derneğinde tabii ki!
Bu olaydan sonra yaşanan kamuoyu tepkisi ile birlikte bir süre sonra İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü görevinden alınan Ömer Faruk Yelkenci ortalardan kaybolur. O esnada ortaya bir okullar grubu çıkmaya başlamıştır: BİRİKİM OKULLARI…
Aman efendim bilboardlar,otobüsler o dönem AKP’nin yönettiği İBB’de, Ankara Büyükşehir Belediyesi’nde adeta bu okulun reklamları için seferber edilir…
Bu güzide okul zincirimiz, Refah Partisi “Laiklik karşıtı faaliyetlerin odağı olması” sebebi ile kapatıldığı zaman kapatılan Milli Görüş’ün “Gençlik Yapılanması” Milli Gençlik Vakfı yerine kurulan Anadolu Gençlik Derneği çatısında faaliyet yürütmektedir…
İşte bu BİRİKİM OKULLARI’nın kağıt üzerindeki Yönetim Kurulu Başkanı da SP GİK Üyesi Ali İhsan Gündoğdu’dur.İşte Cihannüma Derneği’nide Yönetim Kurulu Üyesi’yken İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü olan Ömer Faruk Yelkenci de BİRİKİM OKULLARI’na Genel Müdür olmuştur artık!
Dedik ya efendim bu Cihannüma eğitime pek bir özel önem veriyor diye,oradan devam etmek gerekiyor… AKP’ye en yakın ve en çok desteklenen vakıf üniversitelerinden birisi Bezmialem Üniversitesi…
Bezmialem Üniversitesi AKP ile adeta “Özdeşleşmiş” hale gelirken üniversitenin Mütevelli Heyeti Başkanlığını ise Ahmet Akca yapmakta. Ahmet Akca bu güzide derneğimiz Cihannüma Derneğinin Genel Başkan Vekili…
Ha bu arada hemen belirtelim aynı Ahmet Akca Cihannüma Derneği Yönetim Kurulu Üyesi olduğu bir önceki yönetim kadrosu döneminde Bezmialem Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanlığı yanısıra Turkcell Yönetim Kurulu Başkanlığı da yapıyordu…
Şimdi efendim sizlerle Türkiye’mizin güzide illerinden Aksaray’a gidiyoruz… Aksaray uzun zamandır AKP’nin elinde olan bir belediye başkanlığı ile yönetilmekte.İmar işleri oldukça meşakkatli bu şehirde ama bir isim geliyor belediyeye ve o imar işlerine bir “El atıyor”
İşte Aksaray Belediyesi’nde imar işlerine el atıp pür-i pak tertemiz,sorunsuz (Maşallah tabii) hale getiren ve İmardan Sorumlu Başkan Yardımcısı olan o isim Mustafa Kahancı… Tabii Mustafa Bey Aksaray Belediyesi’nde parıl parıl parlıyor…
Sonrasında tabii Mustafa Bey bu kadar parlayınca “Milli Görüş” ve Cihannüma’nın gözünden kaçar mı? Kaçmıyor tabii? Hoop biz kendisini 2020 yılında TRT Projeler Genel Müdürü ve pek tabii Cihannüma Yönetim Kurulu Üyesi olarak görüyoruz…
Şimdi sizlerle İzmit’e uzanacağız… Efendim İzmit’te özellikle Milli Görüş ekolünden gelen AKP’lilerin son derece yakından tanıdıkları bir isim var: Doç.Dr. Ahmet Kesgin
Doç.Dr. Ahmet Kesgin AKP’den 2004 İzmit Alikahya Belediye Başkanı aday adayı oluyor ama aday gösterilmiyor. Ahmet Kesgin kısa süre önce ÖSYM’nin en kritik daire başkanlıklarından birisi olan “Sınav Görevlileri Yönetimi Daire Başkanı” olarak atanıyor…
Ve aynı Ahmet Kesgin hayatımız için girdiğimiz o en kritik sınavları yönetenleri belirleyecek ve yönetecek dairenin başına getirilen Ahmet Kesgin Cihannüma Derneği’nin de “Eğitimden Sorumlu” Genel Başkan Yardımcısı olarak görev yapmaktaydı…
Aynı Ahmet Kesgin Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi’nde 2019-2021 yılları arasında İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Bölüm Başkanı olarak jet hızı ile yükselişine ve “Cihannüma Derneği’nin” Üniversitelerdeki “İdari Kadro” yapılanmasına güzide bir örnek olmaya devam ediyordu.
2020 yılından sonra Cihannüma Derneği’nde yönetim kurulunda Ahmet Kesgin “Kadrodan” çıkıyor, bu kez AR-GE’den sorumlu bir başka “Kesgin” görüyoruz: Prof.Dr.Salih Kesgin.
Şimdi Salih Kesgin demişken 2 dakika bir duralım…
2020 yılının Mayıs ayında 19 Mayıs Üniversitesi’nde idari kadroda ciddi bir hareketlilik yaşanmaktadır.
İşte tam da bu “Hareketliliğin” yaşandığı günlerde bugün Cihannüma Derneği’nin Genel Başkan Yardımcısı olan Ahmet Kesgin o dönemde Cihannüma Derneği Şube Başkanı’dır. Ve Aynı Ahmet Kesgin Samsun Şube Başkanı olmasından kısa süre sonra 2020 yılı Mayıs ayında Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Genel Sekreteri olarak üniversitenin “2 numaralı” idari yetkilisi olarak atanacaktır…
Ancak “Tesadüfler” ve “Hareketlilik” bu kadarla sınırlı kalmayacaktır Samsun’da 2020 Mayıs’ında…
Yine Cihannüma Derneği Samsun Şube Yönetimi’nde Çevre-Şehir ve Kültür sorumlusu olan Doç. Dr. Said Kurşunoğlu, Ondokuz Mayıs Üniversitesi’nde Uluslararası Birim Başkanı olacak, tamamen “Tesadüf” ve “Tevafuk” olarak Cihannüma Derneği’nin Samsun Teşkilatlanma Sorumlusu olan Doç. Dr. Harun Özer ise, Ondokuz Mayıs Üniversitesi Rektör Danışmanı olarak atanacaktır.
Yani 2020 Mayıs ayı itibariyle Samsun 19 Mayıs Üniversitesi tüm üst kadro idari yönetim kadroları Cihannüma Derneği tarafından doldurulmuştur.
Tarih yaprakları 13 Ocak 2017’yi gösterdiğinde Samsun bir FETÖ operasyonu ile sarsılacaktır. Operasyonda Samsun’da çok iyi tanınan isimler de göz altına alınmıştır. Bu isimlerden birisi de Cihannüma Derneği Samsun İl Başkanı İlker Efe’dir..
FETÖ elebaşı Fethullah Gülen tarafından BANK ASYA’ya para yatırma talimatı verildiği gün BANK ASYA’ya para yatırdığı gazeteci Deniz Özen’in ajanssinop.com haber sitesinde yayınladığı savcılık iddianamesinde de belgelenen İlker Efe nasıl olduysa serbest bırakıldı.
Peki İlker Efe bugün nerede? Kendisi Cihannüma Derneği’nde Samsun İl Başkanlığı’ndan “Terfi edip” Genel Başkan Yardımcısı olmuş şekilde görmekteyiz…
Malumunuz TÜGVA AKP’nin “Göz bebeği” yandaş vakıfların başında gelmekte… AKP’li belediyelerden,devlet kurumlarından binalar arsalar TÜGVA’ya tahsis isteği sonrası jet hızı ile tahsis ediliyor…
İşte bu TÜGVA’nın en hızlı olduğu dönemde bir Genel Başkan Yardımcısı var. Eyüp Balta… Kendisinin TÜGVA’daki performansından oldukça etkilenilmiş olacak ki, deneyimlerini Cihannüma Derneği’ne taşıması uygun görülmüş. Eyüp Balta artık Cihannüma’da Genel Başkan Yardımcısı…
Şimdi sizlerle Sakarya’ya doğru uzanıyoruz…
Efendim 15 Temmuz hain darbe kalkışmasının ardından biliyorsunuz askeri liseler ve Harp Akademileri kapatıldı.
Türk Silahları’na kurmay subay yetiştirmek için 31 Temmuz 2016 tarihli bir kararname yayınlanarak Milli Savunma Bakanlığı’na bağlı olarak Milli Savunma Üniversitesi kuruldu.
Bu Milli Savunma Üniversitesi’nin başına ise kamuoyunun Habertürk ekranlarında Murat Bardakçı’nın sunduğu “TARİHİN ARKA ODASI “programında “Yardımcı Konuk Oyuncu” görevini başarı ile ifa eden, Muhteşem Yüzyıl dizisinin “Tarih Danışmanı” Prof.Dr.Erhan Afyoncu getirildi…
Prof.Dr.Erhan Afyoncu uzun müddet (2008-2014 arası) FETÖ’cü Akın İpek’e ait Bugün Gazetesi’nde yazılar da kaleme almıştı ama neyse…
İşte o tarihlerde Milli Savunma Üniversitesi rektörlüğüne getirilen Erhan Afyoncu’nun yardımcılığına ise Prof.Dr. Fatih Savaşan getirildi.
Prof.Dr.Fatih Savaşan’ın en önemli özelliği ise Cihannüma Derneği ile olan yakın ilişkileriydi…
Öyle ki Milli Savunma Üniversitesi Rektör Yardımcısı görevindeyken Cihannüma Derneği’nin pek çok etkinliğine katılan Prof.Dr. Fatih Savaşan bir keresinde Cihannüma Derneği etkinliğinden eksik kalmamak için yollara düşüp 45 dakikalık kahvaltı organizasyonu için Yalova’ya kadar gitmişti…
İşte efendim bu Cihannüma Derneği “sevdalısı” Prof.Dr. Fatih Savaşan 15 Temmuz 2018’de Sakarya Üniversitesi’ne Rektör olarak atandı.
15 Temmuz Darbesi’nin Türkiye’deki en önemli ismi olan ve darbe girişimi gecesi firar edip bir daha da izine rastlanamayan Adil Öksüz’ün de darbe girişimi öncesi Sakarya Üniversitesi’nde Öğretim Görevlisi olması enteresan bir “tevafuk” oluyordu…
Prof.Dr.Fatih Savaşan’ın Sakarya Üniversitesi’nde rektör olması ile birlikte Sakarya Üniversitesi adeta üniversite olmaktan çıktı,”Cihannüma Derneği Sakarya Şubesi” haline geldi…
Zira Prof.Dr. Fatih Savaşan rektörlük görevine gelir gelmez Sakarya Üniversitesi kadrolarını Cihannüma Derneği üyeleri ile doldurmaya başladı.
Kısa süre içerisinde yapılan atamalar ile Sakarya Üniversitesi Sürekli Araştırma Eğitim Merkezi Başkanlığı görevine Cihannüma Derneği Sakarya Şube Başkanı Doç.Dr.Fatih Yardımcıoğlu,Cihannüma Derneği’ne yakınlığı ile bilinen Kasım Ulu Sakarya Üniversitesi İdari Mali İşler Daire Başkanlığı görevine getirildi…
Ama Sakarya Üniversitesi’nde Rektör Fatih Savaşan’ın Cihannüma “sevdası” bitmek bilmedi…
Bir önceki Cihannüma Sakarya Şube Başkanı (Yani Do.Dr.Fatih Yardımcıoğlu’ndan önceki başkan) olan Ali Çiydem Sakarya Üniversitesi Genel Sekreter Yardımcılığı görevine getirildi.
Cihannüma Derneğinin önemli isimlerinden Abdurrahman Şafak, Sakarya Üniversitesi’ne Şube Müdürü olarak atandı.
Sakarya’da İHH Sakarya Şube Yönetim Kurulu Üyesi olmasının yanı sıra Cihannüma Derneği ile olan yakın ilişkileri ile tanınan Yusuf Demir’in de Sakarya Üniversitesi Yapı İşleri ve Teknik Daire Başkanlığı görevine getirildiği belirtiliyor…
Tüm bu atamalardan sonra Sakarya Üniversitesi, rektör Fatih Savaşan eli ile adeta Cihannüma Derneği’nin “Çiftliği” haline getirilmiş durumda.
Son olarak Sakarya Üniversitesi’nde Sakarya Üniversitesi ile Cihannüma Derneği ilişkisinin sadece kadrolaşma ile sınırlı kalmayıp, bir başka boyuta da evrildiğini görüyoruz…
Şöyle ki; Sakarya Üniversitesi’nin 22 kantininin ihalesini kazanan işletmecilere haber dahi verilmeden işletmeciler ile olan sözleşmeler Sakarya Üniversitesi tarafından fesh edildi.
2 Mayıs 2019 tarihli Senato kararı ile bu 22 kantinin işletilmesini ise İktisadi İşletme yolu ile Sakarya Üniversitesi kendisi yapmaya karar verdi…
Ama burada kritik olan konu şu…
Büyük bir rant alanı olan Sakarya Üniversitesi kantinlerinin işletmesini üstlenen İktisadi İşletmelerin başına Doç.Dr.Fatih Yardımcıoğlu getiriliyor.
Doç.Dr. Fatih Yardımcıoğlu ise o tarihte aynı zamanda Cihannüma Derneği Sakarya Şube Başkanı.
Sakarya Üniversitesi içerisindeki en büyük ticari rantın işletmesini yürütecek isim Cihannüma Derneği Sakarya Şube Başkanı oluyor böylece.
Yani efendim buyurun “etik” konusunun cenaze namazına…
Sakarya’da bazı sivil toplum örgütleri bu uygulamanın etik olmadığını belirtseler ve Cihannüma Derneği’nin buradan rant sağlayıp sağlamadığını sorgulasalar da Sakarya Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Fatih Savaşan hiçbir şey olmamış gibi kararı uyguluyor,tepkileri görmezden geliyor…
Rektör tam bir Cihannüma sevdalısı, atamalar “Made in Cihannüma” imzalı…
Devam edelim efendim…
Şimdi bakın sevgili okurlarımız bu AKP içerisinde başını Numan Kurtulmuş’un çektiği ve Adalet eski Bakanı Abdülhamit Gül ile kayınpederi Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç’un öncülük ettiği Milli Görüş ekibi aslında çok önceden bir “STK Ekosistemi” kurdu…
AKP’de Numan Kurtulmuş’a bağlı olan bu “Milli Görüş” ekibinin kurduğu “STK ekosisteminin” çatı örgütü ise İSLAM İKTİSADİ ARAŞTIRMA MERKEZİ yani İKAM… Bu yapıyı İGİAD,İLEM,TUJISE desteklerken İKTİSAT YAYINLARI ise yayın ayağını oluşturuyor,…
İşte bu “Milli Görüş ekibinin” STK “Ekosisteminin” çatı örgütlenmesi olan İKAM’ın en önemli isimlerinden birisi ise Fatih Yardımcıoğlu… Biz aynı Fatih Yardımcıoğlu’nu Cihannüma Derneği’nde Genel Başkan Yardımcısı olarak görmekteyiz…
Bizi yakından takip eden okurlarımız AKP içerisindeki bu “Milli Görüş”kliğinin özellikle amatör spor branşlarının federasyonlarında da etkin olduğunu yazdığımızı hatırlayacaklardır.Kick Boks Federasyonu Denetleme Kurulu Üyesi Veysel Erdel de Cihannüma Yönetim Kurulu Üyesi’dir.
TRT’ye “Proje Genel Müdürü” belirleyen Cihannüma Derneği Anadolu Ajansını boş bırakır mı? Bırakmaz tabii… Örneğin Başakşehir Üniversitesi’nde Ümmet Coğrafyası Kulübü bir panel düzenlediğinde konuşmacı AA’nın “Bölge Uzmanı” Abdullah Zerrar Cengiz’dir.
Abdullah Zerrar Cengiz ise Cihannüma Derneği’nin Yönetim Kurulu Üyesi’dir…
Cihannüma Derneği, bürokrasiyi adeta gergef gibi işliyor… İsmi öyle duyulmuyor ama bürokraside yükselmenin yolu artık Cihannüma Derneği’nden geçiyor.
Çevre ve İklim Bakanlığı’nın en önemli dairelerinden birisi hiç şüphe yok ki devasa bütçesi ile Destek Hizmetler Dairesi… Peki kim var bu dairenin başında? Ahmet Sami Kulaklıoğlu… Aynı Ahmet Sami Kulaklıoğlu’nu Cihannüma Derneği Yönetim Kurulu Üyesi olarak görüyoruz…
Şimdi dedik ya hani yazımızın en başında bu Cihannüma kendi kafasındaki “Nesli” yetiştirmek adına eğitime çok önem vermekte.Bakın efendim Türkiye’de bir tipik sarı sendika örneği var. EĞİTİM BİR-SEN
Bu sendika 2002 yılında silik ve etkisiz bir sendika iken AKP iktidarında AKP’ye “Yanaşması” sonrasında adeta füze gibi üye sayısını yükseltiyor…
“Eğitim-Bir Sen’in de içinde olduğu Memur-Sen’in tüm kamu çalışanları içindeki payı % 6.4, KESK’in ise % 40.3, Türkiye Kamu Sen’in de % 50.6 idi.
Ancak 2005’de Memur-Sen’in oranı önce % 21.3’e, 2008’de % 33.8’e, 2011’de de % 43.1’e çıkıyor.”
(Kaynak:BirGün Gazetesi-Kemal İnal-EĞİTİM BİR SEN DİYE BİR SENDİKA başlıklı makale-21.12.2012)
İşte bu yandaş sendika eğitim alanında iktidar ile toplu sözleşme yapma hakkını alıyor iktidarın istediği zamlara evet diyor,direniş falan hak getire tabii…
Peki niye anlattık size bu sendikayı efendim? Bu sendikanın Türkiye genelinde uzun süre en faal,en etkin,başka sendikalardan da bu sendikaya üye kaydını gerçekleştiren en fazla üye yapan şubesi İskenderun Şubesi. Bu şubenin başkanı ise Hikmet Altunsöz…
İşte aynı Hikmet Altunsöz nerede şimdi? Cihannüma Derneği’nde Yönetim Kurulu Üyesi kendileri…
2020 yılının Eylül ayında Ağrı, Ardahan, Iğdır ve Kars illerinde faaliyet yürüten Serhat Kalkınma Ajansı’na (SERKA) Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından Dr.İbrahim Taşdemir Genel Sekreter olarak atandı.
Burada yaşadığı sorunlar sonrasında görevden alınan Dr.İbrahim Taşdemir’in yolu sonrasında Cihannüma Derneği ile kesişti. Sonra ne mi oldu dersiniz?
ArtıkDr. İbrahim Taşdemir’i hem Cihannüma Derneği Yönetim Kurulu Üyesi olarak hem de Milli Eğitim Bakanlığı’nın en stratejik dairelerinden birisi olan Ortaöğretim İdari ve Mali İşler Daire Başkanı olarak görmekteyiz.Yani MEB’in mali ve idari işleri Cihannüma Yönetim Kurulu Üyesi’ne emanet…
Trabzon’da ise İl Halk Sağlığı Müdürü Dr.Köksal Hamzaoğlu, Cihannüma Derneği Yönetim Kurulu Üyesi…
Tarih yaprakları 20.09.2021’i gösterdiğinde Diyarbakır’daki eski “Milli Görüşçüleri” bir araya getirmek adına bir toplantı organize edilir. Organizasyon “Dicle MGV Mezunları Buluşuyor” sloganı ile gerçekleşir…
Açılış konuşmasını Cihannüma Derneği Diyarbakır İl Başkanı Nurettin Menteş gerçekleştirir. Nurettin Menteş bugün Cihannüma Derneği Genel Merkezi’ne terfi etti, Yönetim Kurulu Üyesi oldu… İnönü Üniversitesi’nde de akademisyen kendisi…
DİYANET-SEN diye güzide bir kurumumuz var biliyorsunuz… Kendileri Aleyna Tilki konserlerine,grev yapan imamlara,siyasetçilere yani işi olmayan her kese karşı beyanat vermeleri ile meşhurdur..
Bu DİYANET-SEN’in Konya Şubesi “Hukuk Danışmanlığı” için Av.Ömer Faruk Seleş ile anlaşıyor… Tabii Ömer Faruk Seleş de Cihannüma Derneği Yönetim Kurulu Üyesi…
“Milli Görüş” camiasından olan herkes Erzurum dendiği anda Teoman Kümbet ismini bilir. Zira Teoman Kümbet MGV’den yetişip önce Saadet Partisi, sonra HAS Parti’nin Erzurum İl Başkanlığını,AKP’nin ise Erzurum İl Başkan Yardımcılığını yapmış bir isimdir…
İşte efendim bu Teoman Kümbet daha geçen seçimlerde Yakutiye’den de belediye başkan adayıydı AKP’den… Aynı Teoman Kümbet tabii ki Cihannüma Derneği Yönetim Kurulu Üyesi efendim…
BORSA İSTANBUL önemli bir kurum… Hali ile BORSA İSTANBUL’un “Kurumsal İletişimi” de son derece önemli. Yönetim makamlararı prestijli,maaşları “Ballı kaymaklı”…
İşte efendim BORSA İSTANBUL’un Kurumsal İletişim Direktörü ise Yavuz Selim Kurt. Yavuz Selim Kurt da Cihannüma Derneği “Dış İlişkilerden Sorumlu” Genel Başkan Yardımcısı…
Bakınız sevgili okurlarımız, Maliye Bakanlığı’nda 2014-2019 arası adeta fırtına gibi esen son derece etrkin bir isim vardı: Semi Okumuş…
Tam 5 sene boyunca Gelir İdaresi Başkan Yardımcısı’ydı kendisi…
Sonrasında Semi Okumuş bu görevi bırakıp NELSUS diye bir şirket açtı… Maliye’nin zirvesindeki ilişkilerini bırakıp açtığı firma bugün şirketlere vergi,ticaret hukuku,gümrük,sosyal güvenlik,hibe alanlarında “Danışmanlık” hizmeti veriyor…
“Danışman” olarak daha 3 sene önce Gelir İdaresi Başkan Yardımcısı olan bir kişinin şirketi ile anlaşmak bir iş adamı için çok mantıklı doğrusu…
Tabii Maliye alanı boş bırakılacak bir alan değil. O nedenle Cihannüma Derneği bu alanı da es geçmemiş. Semi Okumuş Cihannüma Derneğinin de Yönetim Kurulu Üyesi aynı zamanda…
Nisan 2021 tarihi itibariyle AKP’nin en genç Başkan Yardımcısı olan Enes Günay da Cihannüma Derneği’nin bir diğer önemli ismi… AK Parti İnsan Hakları Başkan Yardımcısı olan Enes Günay,Cihannüma Derneği Denetleme Kurulu Üyesi…
Sevgili okurlar, şimdi sizlerle 1999 yılına gidiyoruz… Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan o tarihte tutuklanmış ve Pınarhisar cezaevinde cezasını çekmekte…
İşte tam da o tarihlerde Erdoğan’ı hapiste 9 yaşında bir çocuk ziyarete gelir babası ile… Erdoğan da çocuğa “Ben de senin düğününe geleceğim inşallah” der… Aradan yıllar yıllar geçer…
Ve Erdoğan yurt dışında bir gezide olduğu için düğününe katılamasa da o 9 yaşındaki çocuğun düğününe telgraf yollayarak kendisini tebrik eder… İşte o çocuğun adı Muhammet Malik Taylan’dır…
Ve Muhammet Malik Taylan bugün Cihannüma Derneği’nin en etkin isimlerinden birisi olarak Denetleme Kurulu Üyesi’dir…
Şimdi ise sizlere pek çoğunuzun ilk kez ismini duyacağı bir “Öğrenci değişim” yapılanmasından bahsedeceğiz: UDEF
Uluslararası Öğrenci Dernekleri Federasyonu UDEF, Türkiye’de eğitim gören uluslararası öğrencilere ev sahipliği yapan, eğitim için Türkiye’ye gelmek isteyen öğrencilere rehberlik yapan,bünyesinde 61 dernek barındıran bir yapı…
UDEF özellikle Afrika ve Ortadoğu’daki ülkelerden öğrencileri Türkiye’ye getiriyor… İşte bu UDEF aslında “Milli Görüş” ekibinin “Uluslararası Öğrenci Planlamasının” ve Stratejisinin “Çatı kuruluşu”
İşte “Milli Görüş” ekibi için son derece önemli kuruluş olan UDEF’in Proje Koordinatörü kim? Muhammed Halid Durmuş… Ve pek tabii Muhammed Halid Durmuş da Denetleme Kurulu Üyesi olarak Cihannüma Derneği’nde aynı zamanda da Yeşilay’da…
Yani efendim AKP’de Erdoğan sonrası planlar yapılırken Albayrak-Soylu klikleri birbirleri ile çarpışarak birbirlerinin güçlerini azaltırken kimse ile çatışmaya girmedenözellikle devlet bürokrasisi içinde örgütlenen Numan Kurtulmuş önderliğindeki “Milli Görüş” kliği güçleniyor.
İşte Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin de AKP içerisindeki bu “NEO-MİLLİ GÖRÜŞÇÜ/GELENEKÇİ” “Kliğin” dahil olduğu isimlerden birisi. Kendisi Nakşi tarikatına sıkı sıkı bağlı bir isim.
E malumunuz Erdoğan’dan Gül’e,Necmettin Erbakan’dan Kemal Unakıtan’a,Fahrettin Koca’ya kadar aklınıza gelecek ne kadar AKP’li üst düzey isim varsa Nakşiliğin Halidi ekolününe ve özellikle de İskenderpaşa Cemaati’ne (Gümüşhanevi Tekkesi) bağlıdır
Şimdi bu bakan Yusuf Tekin de Erdoğan’ın tarikatlar ile AKP arasında “Köprü”olarak kullandığı en önemli ve “Vazgeçemediği” stratejik isimlerden birisidir.
Öyle ki 2011 yılında Gençlik ve Spor Bakan Yardımcısı olan Yusuf Tekin daha sonra 2013-2018 yılları arasında tam 5 yıl Milli Eğitim Bakanlığı’nda Müsteşar yani Bakan’dan sonraki 2 numaralı adam.
Ve daha da önemlisi Müsteşar olarak 14.03.2014 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren MİLLÎ EĞİTİM TEMEL KANUNU İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN ile MÜSTEŞAR HARİÇ, MEB’in merkez ve taşrada çalışan tüm yöneticileri görevden alınmıştır. Tüm yönetici koltukları boşaldığı için bu kadrolara Yusuf Tekin öncülüğünde yeniden atama yapılmıştır.
(Kaynak: 21.12.2023-GERÇEK GÜNDEM-ALİ TAŞTAN İMZALI “Tarikat ve cemaatler okullara nasıl girdi? Yapılan düzenlemeler, okul ve yurt sayıları, imzalanan protokoller, hakim oldukları bakanlıklar…” BAŞLIKLI YAZI…)
2013 ile 2018 arasında, beş yıl Milli Eğitim Bakanlığında Müsteşar. O dönem içinde Erdoğan Cumhurbaşkanı oluyor, Ahmet Davutoğlu ve Binali Yıldırım 2 yeni Başbakan oluyor yani toplamda 3 Başbakan değişiyor, 3 Başbakanın yanısıra kabineler değişiyor, iki Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı ve İsmet Yılmaz değişiyor… Değişmeyen tek bir isim var: Yusuf Tekin
Tekin herkes değişse de yerinde kalıyor.
Ancak tüm bunlar sonucunda ortaya çıkan tabloda çok daha enteresan bir durum oluşuyor… Erdoğan sonrası dönemde Kurtulmuş ve ekibi partinin başına geçerse çizgilerini de kadrolarını da bu yazıda yazdık…
AKP “İktidarı kaybetmediği” bir senaryoda Kurtulmuş “Erdoğan sonrası dönemde” böyle bir kadro ile AKP ve Türkiye’yi yönetmeyi planlıyor..
AKP’nin iktidarı kaybettiği bir Erdoğan sonrası senaryoda ise Numan Kurtulmuş’un ekibinin tamamının kökenini oluşturan “Milli Görüş”, Milli Gençlik Vakfı, Anadolu Gençlik Derneği, Saadet Partisi eski örgütçüleri Saadet Partisi-Gelecek Partisi-DEVA ile birlikte yeni bir “GERİCİ MASA KOALİSYONU” kuracaklar. Ve bu masaya YENİDEN REFAH PARTİSİ’ni de ekleyecekler.
Peki Cihannüma her bir yanı gergef gibi işlerken “Her halükarda kazanan biz olacağız” diyor mudur?
Bu sorunun cevabını da sizlere bırakıyoruz…
Yorum sizin…