HABER ALTERNATİF-ÖZEL KULİS HABER
Celal Eren ÇELİK
AKP’de Grup Başkanvekili Mahir Ünal’ın “Görevden affını” istemesi sonrasında başlayan tartışma giderek daha büyük bir “Çatlağa” dönüşüyor.
Geçtiğimiz günlerde AKP Grup Başkanvekili Mahir Ünal’ın Cumhuriyet’in dil devrimi ile kültürel bir yok oluşa neden olduğu yönündeki sözlerinin ardından Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli bu sözleri sert bir dille eleştirmiş, Bahçeli’nin bu eleştirilerinin hemen arkasından ise Mahir Ünal istifa etmişti.
AKP içerisinden Şamil Tayyar ve Mehmet Metiner gibi isimler sosyal medya hesaplarından yaptıkları paylaşımlarda üzeri kapalı da olsa Mahir Ünal’ın “Siyaseten kurban verilmesini” eleştirerek Ünal’ın yanında durmuşlardı.
HABER ALTERNATİF’in ulaştığı AKP’ye yakın kaynaklar ise AKP içerisinde Mahir Ünal’ın istifasının çok daha derin bir çatlağa doğru evrildiğini ifade ediyorlar.
AKP’ye yakın bu kaynaklar 2019 yerel seçimlerinden bu yana partinin Meclis grubu,MKYK üyelerinden bir kısmı ve eski milletvekili olup partide hala ağırlığı olan bazı isimlerin MHP ile yapılan ittifakın artık AKP’ye zarar vermeye başladığını dile getirdiğini, MHP’nin oy yüzdesinden çok daha fazla bir etki ile adeta Cumhur İttifakı’nın büyük ortağı şeklinde imtiyazlara kavuştuğunu belirtiyorlar.
Aynı kaynaklar 2019 yerel seçimlerinde AKP ile MHP’nin pek çok yerde ortak aday çıkartmasına rağmen MHP’nin bazı illerde ortak aday çıkartmayı reddettiğini ve bunun sonucunda yerel seçimlerde belediye sayısını arttırarak çıktığını dolayısı ile hem AKP ile yaptığı işbirliğindeki ortak adaylar hem tek başına çıkarttığı adaylardan yeni kazandığı belediyeler ile yerel seçimlerin Cumhur İttifakı cephesindeki asıl kazananının MHP olduğunun altını çiziyorlar.
HABER ALTERNATİF’in ulaştığı AKP’ye yakın bu kaynaklar süreç içerisinde seslerini daha yüksek şekilde çıkartmaya başlayan bu “MHP karşıtı” isimlerin Ankara’da belirli süre ve zaman aralıklarında bir araya gelerek “İstişare toplantıları” adını verdikleri bir takım görüşmeler yaptıklarını ve resmi olmasa da AKP içerisinde “Fiili olarak” bir ekip gibi hareket etmeye başladıklarını ifade ediyorlar.
AKP içerisindeki bu ekibin MHP ile olan ittifakın sürdürülmesi halinde seçimlerde kilit rol oynayacağını değerlendirdikleri HDP seçmeninden oy alınmasının mümkün olmadığını, MHP’nin bir yandan AKP’den taviz kopartırken bir yandan da Kürt seçmen oylarının Cumhur İttifakı’na yönelmesi önünde “Blokaj” görevi üstlendiğini dolayısı ile MHP’nin AKP ile ittifakının seçim sürecinde de AKP’ye çok ciddi sonuçlara mal olabileceğini belirtiyorlar.
AKP içerisindeki “MHP karşıtı” ekibin ayrıca MHP’nin AKP’ye katkısını da sorguladıkları ifade edilirken “2018 seçimlerinde MHP %11 oy aldı, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ise %52 oy ile seçildi. Bu yüzde 52 içerisinde MHP’nin %11 oyunun yüzde kaçının olduğu belli değil…Belki %3 geldi belki %11, bunu ölçmek mümkün değil.Ama MHP AKP ile masaya otururken sayın Cumhurbaşkanı’nın seçildiği %52 oyun %11’i kendisine ait ve bu %11 olmazsa Sayın Cumhurbaşkanı seçilemez havası ile masaya oturuyor ve adeta Cumhur İttifakı’nı esir alıyor” yorumunu yapıyorlar.
MHP’nin “Doğrudan” yahut “Dolaylı” biçimde AKP’nin içişlerine müdahil olmasını da eleştiren ve bundan parti tabanının da rahatsız olduğunu belirten AKP’ye yakın kaynaklar “Geçmişte İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun istifasında Bahçeli açıkça Soylu’ya destek verdi ve belki o gün istifası kabul edilecek olan Soylu’nun istifasının kabul edilmesini önledi. Bu kez Grup Başkanvekili Mahir Ünal’ın sözlerini isim vermeden çok sert eleştirdi ve Mahir Ünal’ın “Affını istemesini” sağladı. AKP gün geçtikçe MHP’ye daha mahkum ve MHP2nin siyasal isteklerine karşı daha açık bir hale geliyor.” şeklinde konuşuyorlar.
15 Temmuz sonrasında MHP’nin AKP üzerinde etkisinin çok çok fazla arttığını belirten bu kaynaklar “MHP özellikle devlet bürokrasisinde de istediği kadroları alıyor. Bu süreçte MHP desteği belki AKP’nin işine yarıyor gibi gözükse de asıl kazanan MHP ve MHP artık çok daha cüretkar biçimde AKP’ye müdahil olmaya başladı.” derlerken önümüzdeki seçimlerde MHP’nin kendisinin vekil çıkartamayacağı bazı illerde AKP listelerinden 1 veya 2 kişilik kontenjan isteyebileceğinin de kulislerde konuşulmaya başlandığını bunun AKP teşkilatlarında son derece büyük rahatsızlık yarattığını belirttiler.
AKP içerisindeki bu “MHP karşıtı” ekibin önümüzdeki süreçte hazırlayacağı bir raporu Saray’da bizzat Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a da ileteceği ve parti teşkilatlarındaki MHP rahatsızlığının Erdoğan’a detaylı biçimde anlatılacağı da Ankara kulislerindeki bir diğer iddia.
Ancak Erdoğan’ın MHP’yi en azından bu seçimlerin bitimine dek vazgeçilmez stratejik ortak olarak gördüğü ve parti içerisindeki tartışılmaz otoritesini de kullanarak bu “MHP karşıtı” ekibi gerekirse tasfiye etme pahasına MHP ittifakını savunacağı ve gerekirse bu ekibe karşı sert bir tutum sergileyeceği ifade ediliyor.