MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin grup toplantısında, 6 muhalefet partisi liderinin oluşturduğu ‘altılı masa’nın açıkladığı anayasa taslağına tepki gösterdi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin TBMM’deki grup toplantısında açıklamalarda bulundu.
Altılı masanın dün açıkladığı 84 maddelik anayasa taslağına yönelik tepkilerini dile getiren Bahçeli, MHP’nin hazırladığı anayasa taslağı kitapçığını kürsüden salladı. Bahçeli, “6’sı birden dizilmiş, anayasa takdimi yapıyorlar. 6’sını bir araya getirsen bir milliyetçi hareket yapmaz. Bu anayasa metni Türkiye’nin yüzüncü yılında 100 maddelik yeni anayasa taslak metnidir. Gelsinler bir de bunu okusunlar.” dedi.
Bahçeli’nin konuşmasından öne çıkan satırlar şöyle:
YENİ ANAYASA MESAJI
2023 yılında yapılacak seçimlere çok sıkı bir hazırlık döneminden geçiyoruz. Bu sürece sandıkların açıldığı ana dek devam edeceğiz. Cumhurbaşkanı adayımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’dır. MHP olarak 4 Mayıs 2021 tarihinde cumhuriyetin 100. yıldönümü kucaklayacak yeni bir anayasa teklifini milletimizle paylaşmıştık. Herkes ittifak halinde yeni bir anayasadan bahsetmektedir. Bu ilk aşamada konuşmak için müsait bir zeminin varlığına işarettir. Ancak sıra nasıl bir anayasa yazılsın sorusuna cevap aramaya gelince potansiyel anlaşmazlıklar ortaya çıkmaktadır. Daha iyiyi bulmak, daha güzele ulaşmak ütopya olarak görülmemelidir. Önümüzde tarih nehri akmaktadır. Elbette karar milletindir, irade milletindir fakat bizim de temsilciler olarak taşıdığımız sorumluluklarımız vardır. Artık uzlaşmak, yeni bir anayasa hazırlamak milli vecibedir.
6’LI MASANIN ANAYASA TEKLİFİNE TEPKİ
Önerimiz, önceliğimiz 12 Eylül darbe anayasasında tadilat yapmak değildir. Zillet ittifakının dün açıkladığı anayasa önerisi ölü doğmuş, dağın fare doğurması bile mümkün olmamıştır. Birbirlerinin kulağını çekmek için pozisyon alanların anayasa hazırlaması bir hayaldir. Bunların kafası karmakarışıktır. Zillet ittifakının anayasa değişiklik önerisi tarihi geriye sarmak, devletin temellerine dinamit yerleştirmek, güçlenen Türkiye’ye pranga vurmaktır. Zillet ittifakı Türkiye’nin çivisi çıkarmak için zehirli önerilerini sıralamıştır. Zillet ittifakının hevesi kursağında kalacak, yayından çıkan ok gibi bir daha sandığa giremeyecektir. Zillet ittifakının akıl hocası HDP’dir, PKK’dır, terör yedekleridir.
MİLLET İTTİFAKI PARTİLERİNE ÇAĞRI
Bunlardan hiçbir yol, hiçbir halt olmaz, olamaz. Bunların yapacağı anayasa yıkım anayasası, yenilgilerin egemen olduğu toplum sözleşmesidir. Bugünkü temel hak ve hürriyetler hakim olmasaydı sokak aralarına kadar Türkiye’ye hakaret edenlere fırsat verilir miydi? Milletimizin sinir uçlarını zedeleyen küstahlıklar bu güruha bırakılır mıydı? Halkın seçtiği bir cumhurbaşkanını tek dönemle sınırlayıp sembolik hale getirmek cahilliğin bubi tuzağıdır. Zillet ittifakı partilerine çağrım, gelin siz de bu tarihi sorumluluğa ortak olun. Hezeyandan geri dönün, Türkiye’nin yanında durun, gelin bu milli şerefe siz de katkı verin.
‘EN YAKIN ÇÖPLÜĞE 6’SINI BİRDEN ATIN’
6’sı birden dizilmiş anayasa takdimi yapıyorlar. 6’sını bir araya getirsen bir milliyetçi hareket yapmaz. Gelsinler bir de bunu okusunlar, bunu gördükleri zaman en yakın çöplüğe 6’sını birden atın. İşte size 6’ya karşı 2, bu Cumhur İttifakı demektir. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin yaşaması için AK Parti de değerli yönetici ve bilim insanlarıyla çalışmaktadır. Anayasa metinleri burada buluşursa Türkiye yepyeni bir anayasaya yepyeni bir Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne kavuşmuş olacaktır. Bunların bir uykusunu da kaçırayım; 7 yıllık bir seçim yapılacakmış. Biz 1 dönemi tamamladık, ikincisine hazırlanıyoruz. İki yetmez 3 olsun dersek ne yapacaksınız. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi 5’er yıllık 3 dönem olsa da tamamen lider ülkeye doğru hızla götürsek.
Bu sistemden geri dönüş yoktur. Muhalefet partilerini izaha davet ediyorum, bunların enseye tokat siyasetinden vazgeçmelerinin devlet için gerekli ve acil olduğunu hatırlatmak istiyorum. Allah’ın izniyle zillet ittifakını yürüyüşümden çıkacak tozumuzla baş başa bırakırız.
TELEVİZYONDAKİ YORUMCULARA TEPKİ
Kaç gündür dikkatimizi çekmiştir, önüne gelen, askerliğin temel kurallarından bihaber, askerlik yapıp yapamadıkları dahi belli olmayan ne kadar geveze yorumcu varsa televizyonlardan Türkiye’nin kara harekatı şu günde olacak diye konuşmaktadır. Deprem olur bunlar ekrana çıkar, domates, patates, soğan mevzu bahis olur bunlar ahkam keserler. Hep aynı isimler, aynı simalar, aynı maskaralıklar. Aslında potansiyel maksatları terörle mücadeleyi sabote etmektir. Bunlardan bıktık, usandık, bu edepsiz, bilgisiz ekran yüzlerinden gerçekten midemiz bulanmaktadır. Türkiye’nin ne zaman ve hangi şartlarda muhtemel kara harekatını yapacağının yetki ve görevi olmayan kişiler tarafından dillendirilmesi güvenlik zaafıdır. Buna da sınır konmalıdır. Kahraman Türk askerinin planlanmış bir zamanda karadan intikal ederek bölücü terörü kaynağından vurması önümüzdeki temel gündemlerden birisidir.
‘KARADAN SÜPÜRME HAREKATI’
Karşımıza kim çıkarsa sonu teröristlerin sonu gibi olmalıdır. Masa başında cetvelle sınır çizen sömürgeci anlayışın açtığı kuyuların kapatılması bir mecburiyettir. Havadan tahrip, karadan da süpürme harekatıyla bölücü terör örgütünün kafası koparılmalıdır. Sınırlarımızın dibine gelen ülkelerin terörle mücadelemize karşı çıkması hukuksuzluğun tescilinden başka bir şey değildir. Ülkelerden duyacağımız ve öğreneceğimiz bir şey de olamayacaktır. Kurt kendi işini kendi gördüğünden boynu kalındır. Bu kalınlık dosta güven düşman korkudur. Göbek bağımızı kendimiz kesebilecek yeterliliktedir. Hiçbir terör örgütüne sessiz kalmadık, kalmayacağız. Yanlış hesap yapmayın, bu hatanın bedelini Çanakkale’de ödediniz. İşbirlikçilerinize bakarız Türk milletini çaresiz sanmayın. Cumhur İttifakı alçak emellere izin vermeyecektir. Hiçbir hain, hiçbir zalim Türkiye’nin yıkımını göremeyecektir.