Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan son dönemde CHP Milletvekili Ali Mahir Başarır’ın sözleri ile yeniden gündeme gelen Tank Palet Fabrikası’nın Katar’a satılması eleştirilerine “Millet bahçesi” ile yanıt verdi…
Erdoğan SEKA hakkındaki bu açıklamaları AKP Genel Merkezi’nde “Türk Kadınının Seçme ve Seçilme Hakkını Elde Etmesinin 86. Yıl Dönümü” programında yaptığı konuşmada yaptı.
Kendilerine bu eleştirilerin SEKA için adım attıkları zamanda yapıldığını belirten Erdoğan “Siz buna benzer işleri SEKA’da da yaptınız. Biz SEKA’da adımı attık, şimdi SEKA diye bir şey kalmadı. Biz SEKA’yı hem müze hem millet bahçesi haline getirdik. Bunlarda böyle bir zevk de yok.” ifadelerini kullandı.
Erdoğan‘ın kapatarak “Millet Bahçesi” yapmakla övündüğü SEKA Cumhuriyet’in en önemli milli kaazanımlarından bir tanesi olarak 1936 yılında Atatürk’ün talimatı ile kurulmuş ve kapatılarak özelleştirme sürecine sokulduğu 2005 yılına kadar 8 fabrikası ile Türkiye’nin kağıt ihtiyacının çok önemli bir bölümünü tek başına karşılamıştı.
Yine Erdoğan’ın kapatarak “Millet Bahçesi” yapmakla övündüğü aynı SEKA sadece kağıt da üretmemiş, kağıdın hammaddesi olan selüloz dahil, gazete kağıdı dahil her türlü kağıdı üreten entegre bir kuruluş haline gelmişti.
Aynı SEKA okullarından kreşlerine,sinema ve tiyatrolarından spor kulüplerine kadar toplumsal hayatın da önemli, bir parçası, bir yaşam biçiminin de önemli bir temsilcisi durumundaydı.
SEKA’NIN TRAJİK AKIBETİ VE SONUÇLARI…
SEKA AKP iktidarı ile birlikte 2005 yılında kapatılarak fabrikaları özelleştirildi. Fabrikalar değerinin çok altında fiyatlar ile özel sektöre satıldı.
SEKA‘nın kapanması ile birlikte Türkiye kağıtta dışa bağımlı bir ülke haline gelirken yükselen döviz kurları sonrasında ve Dünya’da yaşanan dönemsel kağıt sıkıntısı süreçlerinde gazetelerden dergilere hemen tüm basılı yayınların yayın hayatı tehlikeye girdi.
Şu an “Millet Bahçesi” yapılarak AKP‘li yandaş müteahhitlerin rant kapısı haline getirilen SEKA kapatılmadan önce fabrikalarında binlerce işçiye istihdam sağlarken bu işçilerin ailelerin de geçim kaynağı konumundaydı.