Malatya Yeşilyurt Belediyesi üzerinden ‘gri pasaport-hizmet pasaportu’ çıkartılarak 2 kafile halinde yurt dışına gönderilenlerin geri dönmemesi üzerine hazırlanan dava dosyasını inceleyen Edirne 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin verdiği “yetkisizlik” kararına ilişkin belgelerde, ilk kafilenin pasaportu için Malatya Valiliği’nden olur alınmadığı belirlendi.
Yeşilyurt Belediyesi’nin üzerinden ‘gri pasaport- hizmet pasaportu’ çıkartılarak 2 kafile halinde yurt dışına gönderilen 90 kişinin tamamına yakınının geri dönmediklerinin kamuoyuna yansımasıyla başlatılan ‘Göçmen- İnsan Kaçakçılığı’ soruşturması kapsamında Malatya Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianame ile ilgili mahkeme yetkisizlik kararı vermişti.
Danıştay 1. Dairesi, Yeşilyurt Belediye Başkanı Mehmet Çınar ve üç belediye çalışanı hakkında İçişleri Bakanlığı’nın verdiği soruşturma izninin kaldırılmasına oyçokluğu ile karar vermişti. Kararda, pasaportların Malatya Valiliği tarafından verildiği belirtilmişti.
Ancak Edirne 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin verdiği yetkisizlik kararında; dosyada, yurt dışına çıkan ilk kafile için “Valilik oluru” alınmadığı belirtildi. Mahkeme kararında, şu ifadeler yer aldı:
“Malatya Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nün 15/04/2021 tarihli yazısında; Yeşilyurt Belediyesi Meclis Kararı ile 17/02/2020 tarihinde 46 kişiye, yine 17/09/2020 tarihinde 44 kişiye Gri Pasaport onayının alınmasına ilişkin yapılan incelemede, 17/02/2020 tarihindeki liste için herhangi bir Valilik Olur’u alınmadığını, 17/09/2020 tarih ve E.16853 sayılı 45 kişiye Hizmet Pasaportu düzenlenebilmesi için alınan Valilik Olur’unun ise yazı ekinde gönderildiği bildirilmiştir.”
“TÜRKİYE’YE DÖNMEDİKLERİNİ, OLAY SORUŞTURMAYA YANSIDIKTAN SONRA ÖĞRENDİM”
Öte yandan mahkemenin yetkisizlik kararı verdiği iddianamede, Yeşilyurt Belediye Başkanı Mehmet Çınar’ın, Malatya Cumhuriyet Başsavcılığı’na “tanık” sıfatıyla verdiği ifadeye de yer verildi. Buna göre, Çınar; savcılıkta şunları söyledi:
“Proje kapsamında yurt dışına gidecek kişilere ait listede gerekli araştırmalar yapıldı. Listede bulunan şahısların bir başka ilden olabileceklerini hiçbir zaman düşünmedim. Malatya’dan kişiler olduğunu düşündüğüm için bu konuyu hiç sorgulamadım. Listeyi bizzat görmedim. Bu şahısların Malatya dışından kişiler olduğunu olay basına yansıdıktan sonra öğrendim. Yine şahısların proje kapsamında yurtdışına gittikten sonra Türkiye’ye dönmediklerini de olay soruşturmaya yansıdıktan sonra öğrendim. Yurtdışına gönderilecek şahıslar ile ilgili bu şahısların kim tarafından hangi kriterler ile belirlendiğini bilmiyorum. Bu işle genel olarak Bekir Karakuş ve onun yönlendirdiği arkadaşlar ilgilendi. O dönemde bu proje için bir dernek ile görüşülüp protokol yapılması gerektiğine dair bir bilgi aktarımını hatırlamıyorum. Olaylar basına yansıdıktan sonra Kişisel Gelişim Derneği’nin bu konuda bir protokol ile olaya dahil olduğunu öğrendim.
Bekir Karakuş ve Ali Ayrancı ile yapılan görüşmede bu proje kapsamında birkaç ayda birden fazla kafilenin gönderileceği tarafıma söylendi. İlk kafile ile giden belediyedeki arkadaşların döndükten sonra gezinin başarılı bir şekilde neticelendiği, faydalı bir gezi olduğu, oradaki belediyecilik faaliyetlerini inceleme fırsatı buldukları bana aktarıldı. İkinci kafilenin gönderilme tarihinde görevim gereği Ankara’daydım. Bu olay nedeni ile gerek belediye çalışanları içerisinde gerekse dışarıdan herhangi bir kimsenin maddi bir menfaat temin ettiğine şahit olmadım. Proje kapsamında belediyeye herhangi bir bağışta bulunulduğunu bilmiyorum. Belediyeye bir miktar bisiklet hibe edilme olayını da bilmiyorum.”
