Türkiye’de cemaat ve tarikat yapılanmalarının yol açtığı sıkıntılar ve skandallara her geçen gün bir yenisi eklenirken İsmailağa Cemaati’ne yakın Yavuz Sultan Selim Gençlik Derneği’nin “İslamofobiyle Mücadele” adı altında AB’den 31 bin 455 Euro hibe desteği aldığı ortaya çıktı.
Cumhuriyet’ten Sefa Uyar’ın haberine göre; İsmailağa cemaatinin eski lideri Mahmut Ustaosmanoğlu’nun torunu Abdulhalik Ustaosmanoğlu’nun başkanlığını yaptığı Yavuz Sultan Selim Gençlik Derneği’nin, Avrupa Birliği’nin (AB) yürütme organı olarak bilinen Avrupa Komisyonu’ndan “Erasmus+Gençlik Programı” kapsamında hibe aldığı ortaya çıktı.
Programa “Pandemi Sonrası Dijital Yaşam ve Dijital Yaşamın İslamofobi Etkileri” başlıklı proje ile başvuran dernek için 31 bin 455 Avro kaynak sağlandı. 1 Aralık’ta başlayan projenin bitiş tarihi ise 31 Mayıs olarak belirlendi.
HEDEF GENÇLİK
Projeye ilişkin bilgi notunda, pandemiyle birlikte dijital dünyada da İslamofobinin etkisinin sürdüğü belirtilirken, “Dijital yaşamın getirdiği yenilikleri doğru kullanarak İslamofobinin etkisini azaltmak için gençlik politikalarını hayata geçirmek istiyoruz. İslamofobinin dijital yaşamdaki etkilerini azaltmayı amaçlıyoruz” denildi. Proje kapsamında yaşları 18-30 arasında değişen 50 kadın ve 50 erkeğe yönelik 7 gün süren çalıştay yapılacağı da aktarıldı.
AP’YE KADAR UZANDI
Söz konusu derneğin hibe alması, Avrupa’da da tepki çekti. Avrupa Parlamentosu milletvekilleri, peş peşe hibeye yönelik açıklama yaptı. Jean-Paul Garraud, “Avrupa Komisyonu, hâlâ İslamcı bir örgütü finanse ediyor” derken, Nicolas Bay ise “radikal İslam’a kendi vergileriyle milyonlarca Avro verildiğini” söylerek, “Brüksel’in, Alman hükümeti tarafından ‘İslamcı/terörist’ olarak sınıflandırılan bir hareketle bağlantılı olan Türk Yavuz Sultan Selim Derneği’ne on binlerce Avro bağışladığı ortaya çıktı. Kadın düşmanı veya Yahudi aleyhtarı söylemleri çoğaltan ve Avrupa medeniyetini ‘İslam ve peygamber düşmanı’ olarak gören Yavuz Sultan Selim, İslamofobi ile mücadele için komisyon tarafından finanse ediliyor” ifadelerini kullandı.
Avrupa Parlamentosu’nda konuşan Jordan Bardella da hibeyi “Yavuz Sultan Selim” skandalı olarak nitelendirerek “Kadınlara yönelik şiddet içeren sözler söyleyen bir İslamcı dernek nasıl olur da kamunun tek kuruş parasını alabilir?” tepkisini gösterdi.
DİYANET’TE AKTİFLER
Diyanet’in raporunda, “medrese eğitimi konusunda ciddi hâkimiyeti olduğu” vurgulanan İsmailağa’nın, “kendi bazı özel tercihlerini İslamın vazgeçilmez uygulamaları gibi sunduğuna” işaret ediliyor. Ustaosmanoğlu’nun cenazesine Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılmasıyla tarikat-siyaset ilişkisi yeniden gündeme gelirken cemaatin adının karıştığı son skandal ise 6 yaşındaki kız çocuğunun istismar edilmesi oldu.
Ustaosmanoğlu, kadınların çalışmasını eleştirirken okumasına da karşı olduğunu söylemişti. İsmailağa bağlantılı çok sayıda ismin başta Diyanet olmak üzere çok sayıda kamu kurumunda üst düzey yöneticilik yaptığı biliniyor.