Celal Eren ÇELİK
Yaşanan İzmir Depremi sonrasında Aile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı çok büyük bir rakammış gibi ilk etapta 5 milyon TL daha sonra da 5 milyon TL daha olmak üzere toplamda 10 milyon TL’lik bir ödeneği İzmir için ayırdığını duyurdu.
İzmir’de meydana gelen hasar bu ayrılan ödeneğin çok çok üzerinde… Hani derler ya “Dişimin kovuğunu doldurmaz” diye aynen bu para da İzmir’de yaşanan deprem sonrasındaki hasarın telafisi noktasında İzmir’in “Dişinin kovuğunu doldurmaz”
Tabii şimdi sizin aklınıza “Arkadaş koskoca devletin parası mı yok da İzmir’e yeterli parayı gönderemiyor?” sorusu gelebilir…
Şimdi efendim devletin parası var var olmasına ama biz bu milyarlarca TL’nin nereye aktarıldığını bilmiyoruz…
“Nasıl olur?” diyorsanız anlatalım hemen…
***
10 Ekim 2020 tarihinde değerli gazeteci arkadaşım Murat Ağırel Yeniçağ Gazetesi’ndeki köşesinde “MİLYARLAR HAVADA UÇUŞUYOR…ALTI MİLYAR İKİ YÜZ ON ALTI MİLYON” başlıklı bir yazı kaleme aldı.
Murat Ağırel yazısında Sayıştay Raporlarına yanısıyan korkunç bir “Kamudan para transferini” kamuoyuna aktardı.
Buna göre çeşitli kamu kurum ve kuruluşlarından tam 6 Milyar TL’yi aşkın devasa bir para “KAR AMACI GÜTMEYEN KURULUŞLAR” olarak nitelenen kurum ve kuruluşlara aktarılmıştı.
Murat Ağırel‘in bu yazısının hemen ardından 12 Ekim 2020 tarihinde İYİ PARTİ Milletvekili Aytun Çıray konuyu Meclis‘e taşıdı ve Cumhurbaşkanı Fuat Oktay’ın cevaplaması talebi ile bir önerge verdi.
Çıray önergesinde aynen şöyle diyordu:
“Denetlenen kamu kurumlarının mali tablolarına göre; Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan 2 milyar 441 milyon TL, Dışişleri Bakanlığı bünyesinde kurulan Avrupa Birliği Başkanlığı’ndan 896 milyon TL, Gençlik ve Spor Bakanlığı’ndan 195 milyon 763 bin TL, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’ndan 393 milyon TL, Hazine ve Maliye Bakanlığı’ndan 800 Milyon TL, Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan 176 Milyon 929 Bin TL, Sağlık Bakanlığı’ndan 139 Milyon TL, “Kâr Amacı Gütmeyen Kurumlara Yapılan Transferler” adı altında kamu dışına aktarıldığı tespit edilmiştir. Açıklanan denetim raporundaki 92 kurumda buna benzer para transferleri görülmektedir”
İYİ PARTİ Milletvekili Aytun Çıray bu devasa rakamın nerelere aktarıldığının derhal cevaplanması gerektiğini de özellikle vurguluyordu.
***
Bu yazıyı kaleme almadan önce İYİ PARTİ Milletvekili Aytun Çıray ile görüştüm. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın önergesini yanıtlayıp yanıtlamadığını sordum. Çıray Anayasa’ya göre 15 gün içerisinde cevap verilmesi gereken önergeyi vermesinin üzerinden 21 gün geçmiş olmasına rağmen Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay tarafından kendisine bir cevap verilmediğini ifade etti.
Yani efendim vatandaşın vergisinden toplanan paralar “Kar Amacı Gütmeyen Kurumlar” adı altında kime gittiği belli olmayan yerlere transfer ediliyor, bu ülkenin bir gazetecisi bunu yazıyor, bir milletvekili önerge veriyor ama AKP iktidarı Anayasa’yı da çiğneyerek bu milyarlarca TL’nin nereye aktarıldığı sorusuna yanıt vermiyor.
Şimdi çok daha açık ve net buradan soralım o zaman:
1-Kamu kurum ve kuruluşlarından milyarlarca TL’lik kamu kaynağı AKP’ye yakın, çeşitli cemaat ve tarikatlar ile bağlantılı vakıf ve derneklere mi aktarılmaktadır?
2-Aktarılan bu kamu kaynaklarının gittiği “Kar Amacı Gütmeyen Kuruluşlar” arasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın yönetici, idare meclisi üyesi, yüksek istişare üyeliği, mütevelli heyeti üyeliği gibi görevler ile üst düzey yöneticisi olduğu TÜRGEV,TÜGVA, İLİM YAYMA VAKFI,OKÇULAR VAKFI gibi kurumlar yer almakta mıdır?
3-Milyarlarca TL tutarında kaynak aktarılan bu “Kar Amacı Gütmeyen Kuruluşlar” arasında Suriyelilerin kurduğu yahut Suriyelilere yardım amacı ile faaliyet gösteren dernek yahut vakıflar var mıdır?
4-Aktarılan bu kaynaklar çeşitli yardım malzemeleri şeklinde sanki AKP’nin yardımı gibi vatandaşa dağıtılmakta kullanılmakta mıdır?
5-Aktarılan bu kaynaklar ile özellikle pandemi döneminde bu “Kar Amacı Gütmeyen Kuruluşlar” hiç bir yardım çalışmasında bulunmuşlar mıdır?
6-Aktarılan bu kaynakların “Kar Amacı Gütmeyen Kuruluşlar” üzerinden AKP il,ilçe teşkilatlarına kanalize edilerek, partinin siyasi faaliyetlerinin, propaganda çalışmalarının finanse edilmesi kullanılması söz konusu olmuş mudur?
7-Aktarılan bu kaynakların “Kar Amacı Gütmeyen Kuruluşlar” üzerinden Suriye,Libya gibi coğrafyalara transferi söz konusu olmuş mudur?
8-Ve tabii bu kaynakların nerede harcandığı sorusuna “Anayasayı çiğnemeyi göze alarak” yasal süresi çoktan geçmiş olmasına rağmen yazılı yahut sözlü olarak yetkililer tarafından neden ısrarla cevap verilmemektedir?
***
AKP yetkilileri bu 6 milyar TL’yi aşkın devasa rakamın hangi kurum tarafından kimlere,hangi yöntemler ile aktarıldığını bir an önce aktarmak zorundadır.
Bu devasa rakamın nasıl ve kimlere aktarıldığı sorusunun üzeri bir esrar perdesi ile örtülmeye çalışıldıkça soru işaretleri daha da büyüyecektir.
Bu işler enkaz üzerinde şov yapıp, çok büyük iş yapmış, kendi kesesinden ulufe dağıtıyormuş gibi “10 milyon ödenek ayırdık” diye caka satmaya benzemez. Söz konusu olup kimlere, ne şartlarda aktarıldığı belli olmayan para çok ciddi bir rakamdır ve bu paranın kimlere aktarıldığını bilmek her Türk vatandaşının en doğal hakkıdır.
AKP bu soruyu net biçimde açıklamadığı müddetçe bizler de mesleğimizin gereği olarak halkın haber alma hakkı adına bu soruları sormaya devam edeceğiz.