AKP iktidarı ile birlikte her kurumda olduğu gibi üniversitelerde de liyakatın değil “Yandaşlığın” esas alınmasının adeta “Standart” haline geldiği günümüzde özellikle yüksek öğretim kurumlarındaki yandaşlar için tahsis edilen “Adrese teslim” akademik kadro uygulamaları da sıklıkla gündeme geliyor.
“Adrese teslim kadro” atamaları konusunda Türkiye’de en öne çıkan üniversitelerinden birisi ise Denizli Pamukkale Üniversitesi. Defalarca kez basına yansıyan “Adrese teslim kadro” vak’aları ile gündeme gelen Pamukkale Üniversitesi’nde bu uygulama hız kesmeden devam ediyor.
Son olarak İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi için açılacak bir doçent kadrosu için yine adrese teslim bir kadro hazırlığı mevcut.
Zira bu kadro için istenen en önemli ayrıntı “Covit 19 Kunatum üzerine çalışma yapmak” şartı olarak belirlenmiş.Bu şartı yerine getirebilen sadece 1 kişi var ve o da Denizli’de değil Isparta’da. Zaten tam da o kişi hemen bu kadro ilanı sonrasında kadro için başvurusunu yapmış durumda.
Yani Pamukkale Üniversitesi yine,yeniden bir “Adrese teslim akademik kadro” tahsisinin adresi olurken, Sayıştay Raporları’nda da pek çok usulsüzlüğü ortaya çıkan Pamukkale Üniversitesi’nde yönetim kademesi için hiç bir yaptırımın uygulanmaması ise dikkat çekiyor.
REKTÖR “GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMAKTAN” SUÇ DUYURUSUNDA BULUNULMUŞTU
Pamukkale Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Ahmet Kutluhan bir süre önce “Yargı kararlarına uymayarak görevi kötüye kullanma” suçlaması ile suç duyurusunda bulunulmuştu
Genel Sekreter Tamer Ceylan’ın avukatı Bayram Can Çapar’ın Denizli Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunması üzerine başsavcılık harekete geçmiş ve Rektör Kutluhan hakkında ceza davasında yargılanmasına dönük karar alınmak üzere açılan soruşturma dosyasını izin verilmesi talebiyle YÖK’e havale etmişti.
YÖK Kutluhan’ın dosyasını 1 sene bekleterek en sonunda “Rektöre hakkında yapılacak bir işlem bulunmadığı” kararını verse de olay yargıda devam etmişti.
YÖK’ün verdiği bu karar sonrasında YÖK hakkında da Ankara 9. İdare Mahkemesi’ne dava açıldı. Başvuruyu inceleyen Ankara 9. İdare Mahkemesi, Rektör Kutluhan’ın “görevi kötüye kullanma suçunu işlediğine dair ciddi emarelerin bulunduğu hususunun, anılan yargı kararlarının gerekçeleriyle sabit olduğu” değerlendirdi. Alınan kararda, “Yapılan değerlendirmede, yürütmenin durdurulması ve iptal kararlarının şeklen uygulandığının ve yargı kararlarının etkisiz bırakılması amacıyla işlemler tesis edildiğinin İzmir Bölge İdare Mahkemesi 5. İdari Dava Dairesinin kararıyla ortaya konulduğu, dolayısıyla Pamukkale Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Kutluhan’ın yargı kararlarını uygulamayarak (şeklen uygulayarak) 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 257. maddesinin 1. fıkrasında düzenlenen görevi kötüye kullanma suçunu işlediğine dair ciddi emarelerin bulunduğu hususunun anılan yargı kararlarının gerekçeleriyle sabit olduğu, bu nedenle 2547 sayılı Kanun’un 53. maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamındaki ceza soruşturması açılması yönünde işlemler tesis edilmesinin gerektiği anlaşıldığından, Pamukkale Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Kutluhan hakkında yapılacak herhangi bir işlem bulunmadığına ilişkin kısmı yönünden dava konusu işlemde hukuka uyarlık görülmemiştir” denildi.
Bu kararla Rektör Kutluhan’ın görevini bir kez değil 2 kez kötüye kullandığı da yargı kararı ile sabit hale gelmiş oldu.
Ancak tüm bu yaşanan skandallara ve yargı kararlarına rağmen Prof.Dr. Ahmet Kutluhan Rektörlük koltuğunda oturmaya devam ediyor.
Rektör Kutluhan’ın AKP’nin Denizli’deki gençlik kolları,kadın kolları,ana kademe fark etmeksizin küçük-büyük fark etmeksizin her türlü etkinliğine katılması ise dikkat çekiyor.