Celal Eren ÇELİK
Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi ile ilgili geçtiğimiz günlerde Rektör Prof.Dr.Semih Aktekin’in akademik kariyeri ile ilgili HABER ALTERNATİF’in ortaya çıkarttığı skandal akademik camiada çok büyük ses getirmişti.
Rektör Aktekin’in neredeyse hiç bir akademik kritere uygun olmadan Doçentlikten Rektörlüğe “Jet hızı ile” 7 ayda uzanan akademik skandallar ile dolu öyküsünün ardından Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi’nin Rektör Yardımcısı Mustafa Hilmi Çolakoğlu’nun da akademik kariyerinin Rektör Semih Aktekin’den aşağı kalmayacak skandallar ile dolu olduğu ortaya çıktı.
Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof.Dr.Mustafa Hilmi Çolakoğlu’nun “DOKTORA TEZİ” “TÜRKİYE’DE
KERESTE VE PARKE ENDÜSTRİSİNİN DURUMU SORUNLARI VE ÇÖZÜM YOLLARI” üzerine… Çolakoğlu doktora tezini “Kendi özgeçmişine göre” Gazi Üniversitesi Fen Bilimleri Enstütüsü Mobilya ve Dekorasyon Eğitimi bölümünde veriyor.
Ancak ortada şöyle “Küçük” bir sorun var ki; Gazi Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü bünyesinde Ağaçişleri Endüstri Mühendisliği
Anabilim Dalı olarak Yüksek Lisans ve Doktora programları yürütülmekte.
İşin daha da vahimi Fen Bilimleri Enstitüsü altında Mobilya ve Dekorasyon Bölümü Eğitimi Anabilim Dalı olmasının “akademik olarak mğmkün olmadığı gerçeği. Mobilya ve Dekorasyon Eğitimi alanında doktora programı ancak Gazi Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü altında
olabiliyor.
Hadi bir an için duralım ve iyi niyetli şekilde düşünelim ve bir “Yazım hatası” olduğunu, aslında doktora tezinin Gazi Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsünde verildiğini kabul edelim… Ancak bu kez ortaya daha da ilginç bir durum çıkıyor zira Gazi Üniversitesi Eğitim Bilimlerinde de Mobilya ve Dekorasyon Eğitimi doktora programı hali hazırda mevcut bile değil.
Yani Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi Rektör Yardımcısı Mustafa Hilmi Çolakoğlu’nun “DOKTORA TEZİNİ” verdiğini iddia ederek özgeçmişine yazdığı bölümde o doktora tezi verilemiyor, doktora tezinin verilmesi mümkün olan bölümde ise Rektör Yardımcısı Çolakoğlu’nun doktora tezinin bölümü yok!
Ancak gariplikler burada bitmiyor…
Mustafa Hilmi ÇOLAKOĞLU Fen Bilimleri Enstitüsü AĞAÇ İŞLERİ ENDÜSTRİ MÜHENDİSLİĞİ programında YÜKSEKLİSANS ve DOKTORA yapıyor ama akademik olarak bu alanlarla hiç alakası olmayan ve bu alanlar ile alakası olmadığı için doçentlik başvurusunun normal şartlarda kabul edilmemesi gereken Eğitim Bilimleri ve Öğretmen Yetiştirme alanında doçentlik alıyor!
Ama efendim biz sayın rektör yardımcısı Mustafa Hilmi Çolakoğlu’nu durduramıyoruz kendisi birbiri ile alakasız konularda akademik unvan almaya devam ediyor…
Aslında zaten doçentlik başvurusunun Yüksek Lisans ve Doktora alanı dışında olduğu için kabul edilmemesi gereken Eğitim Bilimleri ve Öğretmen Yetiştirme alanında doçentlik alan Mustafa Hilmi Çolakoğlu her halde bu alanda da “Canı sıkılmış” olacak ki “Profesörlük” unvanı için ise son derece alakasız bir başka bölüm olan “MEKATRONİK” üzerinden başvuru yapıyor…
Öncelikle isterseniz “MEKATRONİK” alanının tanımına ve amacına bir bakalım:
“Mekatronik alanında bilgi ve beceri sahibi, mekanik, elektrik-elektronik, hidrolik-pnömatik ve bilgisayar teknolojilerini kullanabilen, bireysel veya grup çalışmalarında başarılı, ulusal değerleri önemseyen, nitelikli teknikerler yetiştirmektir.”
KAYNAK:NEVŞEHİR HACI BEKTAŞ VELİ ÜNİVERSİTESİ RESMİ WEB SİTESİ
Mekatronik,makine ,elektronik ,yazılım ve kontrol mühendisliğine dayanan, çok kontrollü bir mühendislik dalı.
Ama olsun efendim söz konusu Nevşehir Hacı Bektaş Veli Rektör Yardımcısı Mustafa Hilmi Çolakoğlu olunca akademik kurallar ve kaideler önemini kaybediyor,akan sular duruyor ve Doktorası ağaç işleri mühendisliği, doçentliği eğitim bilimleri alanında olan Mustafa Hilmi Çolakoğlu geliyor “Hoop” diye MEKATRONİK alanından Profesör kadrosu alıp atamasını yaptırıyor.
Şimdi tabii siz diyorsunuz ki “Arkadaş bu nasıl iş,bu işin bir jürisi yok mu,bu jüri buna nasıl izin veriyor?”
İşin o kısmına gelince de bir başka enteresan durum ortaya çıkıyor…
Bakın efendim bu “PROFESÖR ATAMA JÜRİ HEYETLERİ” konusunda kanun ne diyor:
“2547 sayılı Kanunun 26 maddesi ve Öğretim Üyeliğine Yükseltilme ve Atanma Yönetmeliği'nin 15 maddesinde ifade edilen profesörlük kadrosuna başvuran adayların durumlarını ve bilimsel veya sanatsal niteliklerini tespit etmek için üniversite veya yüksek teknoloji enstitüsü yönetim kurulunca, en az üçü başka üniversite veya yüksek teknoloji enstitüsünden olmak üzere ilan edilen kadronun bilim veya sanat alanı ile ilgili en az beş profesör seçilir.”
Yani en az 3 tanesi başka üniversiteden olmak üzere Profesörlük başvurusunun değerlendirileceği alandan 5 profesör bu jüriyi oluşturmak zorunda, öyle başka alandan profesörler jüriye giremiyor ki mantıklı olan da bu zaten.
Ancak Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi Rektör Yardımcısı Mustafa Hilmi Çolakoğlu’nu Profesör olarak atayan jüride ilginç bir isim var:Prof. Dr. Fatma Karipcin…
Peki Prof.Dr.Fatma Karipcin ismi için neden “Enteresan” dedik? Zira Prof.Dr.Fatma Karipcin Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Kimya Bölümü Anorganik Kimya Anabilim Dalı öğretim üyesi yani profesörlük ataması jürisinde bulunması mümkün değil zira uzmanlık alanının mekatronik ile,mühendislik ile uzaktan yakından alakası yok…
Yani efendim Mustafa Hilmi ÇOLAKOĞLU’nun lisansı makine mühendisliği, yükseklisansı Ağaç İşleri Mühendisliği, Doktorası Mobilya Dekorasyon Eğitimi, Doçentliği Eğitim Bilimleri ve Öğretmen Yetiştirme, Profesörlüğü ise Mekatronik alanında olup hiçbiri birbiriyle alakalı değil. Adeta beş benzemez ama olsun “Bazıları” için…
Şimdi siz diyorsunuz ki “Arkadaş nasıl olur da böyle bir şey gerçekleşmiş olabilir”
O zaman Hacı Bektaş Veli Üniversitesi Rektör Yardımcısı Mustafa Hilmi Çolakoğlu’nun AKP iktidarı ile birlikte Milli Eğitim Bakanlığı’nın en önemli bürokratlarından birisi olduğunu, Milli Eğitim Bakanlığında 2014-2015 yıllarında Bakan Müşaviri, 2015 yıllarında mesleki eğitim, hayatboyu öğrenme, strateji geliştirme ve mali işler, bilgi işlem, inşaat ve emlak alanlarının koordinasyonundan sorumlu Müsteşar Yardımcısı, 2019-2020 yıllarında ise eğitim politikalarının geliştirilmesi alanında Bakan Danışmanı olarak görev yaptığını söyleyelim.
Belki sorularınıza bir cevap olur….