Türk Tabipler Birliği (TTB) bir açıklama yaparak Türkiye’nin yakın gelecekte borçları nedeni ile ilaç bulmakta sıkıntı yaşayacağı uyarısında bulundu.
Türkiye’de sadece patentli ilaç üretimi yapıldığına dikkat çeken TTB, Türkiye’de ilaç sektöründe AR-GE yatırımlarının neredeyse yok denilecek kadar az düzeyde olduğunu vurguladı.
Türkiye’nin ilaç konusunda dışa bağımlı olduğunun altı çizilen açıklamada AR-GE çalışmalarına sektör için çok cüzi bir rakam olan 400 milyon TL gibi bir rakam ayrılmasından ötürü Türkiye’nin kendi ilaçlarını üretemediği ve Türkiye’nin borçları nedeni ile yakın gelecekte ilaç ithalinde sıkıntı çekeceğini ve ilaç bulmanın zorlaşacağını belirtildi.
Sağlık Bakanlığı bütçesinde Koruyucu Sağlık Programı adı altında Aile Hekimliği Hizmetleri için ayrılan bütçe hedeflerinin özellikle pandemi döneminde yeterli olmadığını belirten TTB, Kovid-19 ile ilgili bir başlık oluşturulmamasını eksiklik olarak değerlendirdi.
TTB açıklamasında ayrıca şu ifadelere yer verildi:
“Sağlık Bakanlığı bütçesi pandemi koşullarına uygun hale getirilmelidir. Tedavi edici değil, koruyucu sağlık hizmetlerinin payı artırılmalıdır.
Sağlık Bakanlığı bütçesi genel bütçenin en az %10’unun üzerinde olmalıdır.
Genel bütçe gelirleri içinde gelir vergisinin payı zenginlerden ve kurumlardan olacak şekilde artırılmalıdır. Özellikle önümüzdeki yıllar için servet vergisi uygulaması düşünülmelidir. Dolaylı vergiler, temel gıda, elektrik, su, ulaşım gibi ihtiyaçlar üzerinden kaldırılmalı ya da azaltılmalı. Asgari ücret üzerinden gelir vergisi alınmamalıdır.
Şehir/şirket hastaneleri statüsünden vazgeçilerek kamuya bağlı devlet hastanelerine dönüştürülmeli, dolar üzerinden ödenen fahiş kiralardan vazgeçilmelidir.
– Son yıllarda giderek azalan genel bütçe yılsonu ödeneğinin Gayri Safi Yurtiçi Gelir içindeki payı yeniden artırılmalı, %40’ın altında olmamalıdır.
Bütçeden personel giderleri çıkarılarak, sağlık hizmetlerine aktarılmalıdır.
Sağlık hizmetleri harcamalarında merkezi devlet harcamalarının payı artırılmalı, SGK ve hane halkları harcamalarının payı azaltılmalı, SGK’ye genel bütçeden aktarılan pay artırılmalıdır. SGK’nin özel hastanelere yaptığı ödemeler azaltılmalıdır.
Ekonomideki krizi aşmak için çözüm olarak “acı reçete” çıkışının yerine resmi kurumlara alınan araç filolarından, kiralanan konutlardan, “itibar” denilen aşırı ve lüks tüketimden vazgeçilmelidir.”