Sinan Ateş cinayeti sonrasında AKP ve MHP “Derin” sessizliğini korurken, özellikle MHP tabanı bu cinayete bu kadar sessiz ve tepkisiz kalınmasına büyük tepki gösteriyor.
Ülkücü camiada çok ciddi bir rahatsızlık yaşanırken, ülkücü camiayı yakından tanıyan ve aynı zamanda yıllarca MHP’ye yakın yayın organlarında da görev yapmış bir isim olan Ercan Küçük VERYANSIN TV haber sitesinde “TEŞKİLATTA SİNAN ATEŞ KRİZİ… ÜLKÜCÜLER NE KONUŞUYOR?” başlıklı bir yazı kaleme aldı.
Ercan Küçük’ün yazsısı başta ülkücü camia ve MHP tabanı olmak üzere kamuoyunda yankı buldu.
İşte Ercan Küçük’ün o yazsısı…
Eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Doç. Dr. Sinan Ateş’in öldürüldüğünü duyunca ben de birkaç tahminde bulundum elbette.
Sonra MHP, Ülkü Ocakları ve yöneticilerine, yayın organlarına baktım. Sanki olay başka bir evrende olmuş gibi bir sessizlik hakim. Biraz bekleyelim dedik. O gün görüştüğüm bir Ülkücü dostum, MHP’nin kritik olaylarda 24 saat bekleme ilkesini hatırlattı. Cinayet olduğunda elbette herkes Ülkücü camianın yetkili organlarından bir tepki bekledi.
2017’ye kadar 4 sene MHP’nin yayın organı Bengütürk TV’de İnternet editörlüğü yaptım. Cengiz Akyıldız ağabey ve Fırat Çakıroğlu şehit edildiğinde gelen tepkileri hatırlarım. Haberlerini İnternet sitesine giren kişiyim. Kanaldaki son dakika yayınları, kanalda özel hazırlanan videolar.. Kolay mı, Ülkücü Camianın iki ferdi alçak saldırılarla şehit edilmiş. Partideki ayrışma ve referandum dönemlerinde de Bengütürk’teydim. Sinan Oğan’ın annesi vefat ettiğinde haber merkezi ne yapacağını bilemezken dönemin GYY Murat İde “Arkadaşlar bu insani bir olay, tabiki haberini yapacağız” demişti. Hiçbir yerden talimat gelmemişti yani.
Şimdi Sinan Ateş gibi bir isim pusu kurularak öldürülüyor. Ama ne Pele ölünce son dakika haber giren Bengütürk’te ne de MHP’nin gazetesi Türkgün’de zerre kıpırtı yok.
ATEŞ’İN EKİBİNE İLK SALDIRI DEĞİL
Sonradan öğreniyorum ki bu Sinan Ateş ekibine yapılan ilk fiziki saldırı da değilmiş. Önceki gece twitterdaki ‘Sinan Ateş’ başlıklı space odasında konuşan Ülkü Ocakları eski Iğdır İl Başkanı, Sinan Ateş’in saldırıdan önceki hafta cuma namazını Iğdır’da kıldığını, bundan 3-4 gün sonra kendisine saldırı düzenlendiğini, yanındaki ruhsatsız tabancayla karşılık verdiğini açıkladı. Hatta ruhsatsız silah kullanmaktan hakkında işlem de yapılmış.
Olaydan sonra yaptığım araştırmalar ve görüşmelerde Ülkü Ocakları mensuplarında öfkeyle karışık ne yapacağını bilememe hali gördüm. Özellikle sordum “Ne olacak siz ne yapacaksınız?” diye. Cevap veremediler, ağızlarını buruşturup sessiz kaldılar. Hatta Ocaklarda yıllarca yöneticilik yapmış isimler bu organize sessizliğe, cinayetten daha fazla tepkililer demek abartı olmaz. Kendilerini ihanete uğramış hissediyorlar. Ve MHP’ye, lidere sonuna kadar bağlı isimler arasında partiden istifalar başlamış. Bu istifalar hiç de azımsanmayacak seviyede. Çünkü böyle bir durumda, Sinan Ateş ocaklarda istenmeyen adam dahi olsa en kötü ihtimalle “Bu alçak saldırıyı lanetliyoruz. Arkasındaki eller ortaya çıkarılsın” minvalinde bir açıklama bekleniyordu. Ateş gözden çıkarıldıysa, Ocağın sahip çıkamayacağı hareketleri bile olsa bununla ilgili bir açıklama yapılmasını beklediler. Ateş’in cenazesinde MHP’den ya da Ülkü Ocakları’ndan yöneticiler bekleniyordu. Ülkücüler bu tarz bir açıklama gelmedikçe daha da öfkeleniyorlar.
SOHBETE KAPITILAN GRUPLAR
Ülkü Ocakları’ndan merkezi bir açıklama gelmese de bazı yerel teşkilatlarda “MHPlilere sessiz kalın, bu olaya karışmayın” talimatları gönderilmiş. Bazı MHP WhatsApp grupları sohbete kapatılmış. Cinayete tepkili eski yöneticilerle toplantılar görüşmeler düzenleniyor.
GÖRÜŞTÜĞÜM ÜLKÜCÜLER
Görüştüğüm ülkücüler olayın daha da büyüyebileceği uyarısında bulunuyorlar. Konuşulan ve duyduğum her şeyi yazmak ateşe odun taşımaktan başka bir anlam ifade etmeyeceği için yazmıyorum. Ancak memleketin bazı yerlerinde tepkili Ülkücüler arasında toplantılar düzenlemeye başlamış, tedbirler alınmaya başlamış bile.
Bir diğer başlık olarak da, Ülkü Ocaklarının yönetimindeki Orhun Haber isimli site (Devlet Bahçeli tarafından kapatılmış) tarafından başlatılan Sinan Ateş’in FETÖ’cü olduğu iddialarına çok büyük tepki var. Sitenin paylaştığı görsellerdeki tivitlerin atıldığı dönemde MHP muhalifti. Ve Fetöcü Kanaltürk, Bugün vs kapatıldığı gün bu kurumlara desteğe giden dönemin MHP İstanbul İl Başkanı ve yanındaki birkaç isim şu anda MHP’de milletvekililer. O günkü Bengütürk GYY, “Logonuzu, konuğunuzu alın programınızı bizde yapın, logonuzu kullanamazsanız biz burada logo hazırlayalım” diyerek FETÖ’den kapanan kanallara destek vermişti. Hatta birkaç gün sonra Tarık Toros kanalda canlı yayına çıkarılmıştı.
ORGANİZE SESSİZLİK
Bu organize sessizlik sürdükçe ipin ucunu MHP yönetimindeki bazı isimlere kadar uzatanlar da yok değil. Bu sessizlik sürdükçe bu tür söylemler artar ve destek de bulur diye endişe ediyorum. Cumhur İttifakı’nda sessizlik hakimken AKP MKYK Üyesi Metin Külünk’ün uyarıları kulak verilecek cinsten. Taksim’de yaşanan terör saldırı ve ardından gelen bu cinayet haberi seçim öncesi kaos planları iddialarının içini doldurmak isteyenlere büyük malzeme veriyor. Bir an önce bu cinayette silahı tutanlar ve o silahı o ellere verenler ortaya çıkarılmalı. Olay nerelere kimlere dayanıyorsa dayansın…
Kaynak: VERYANSINTV
