HABER ALTERNATİF-ANALİZ HABER
Türkiye’de yaşanan siyasal-toplumsal-ekonomik ve kültürel sorunlar her geçen gün daha içinden çıkılmaz ve yapısal bir hale gelirken, vatandaşlar ise her geçen gün ülkedeki muhalefet partilerinden umutlarını biraz daha kesiyorlar.
Özellikle 2023 seçimleri ve sonrasında muhalefetin hatalı politikaları ve söylemleri halkta muhalefet partilerinin Türkiye’nin sorunlarına çözüm üretemeyeceği konusunda kanaatini güçlendirirken var olan iktidar ise en fazla kan kaybettiği dönemi yaşıyor.
İktidar ve muhalefetten ülkenin sorunlarını çözmesi adına umudunu kesen vatandaşların bu tepkiselliği anketlere de yansıyor.
Son olarak ASAL Araştırma’nın yaptığı ankette vatandaşlara “Ülkenin sorunlarını hangi parti çözer?” sorusuna verilen yanıtların yüzdeleri de bunu gözler önüne serdi.
Buna göre soruya vatandaşlar şu şekilde yanıt verdi:
AKP:%28.5
Hiçbiri:%23.0
CHP:%19.2
DEM Parti:%5.6
MHP:%4.2
İYİ Parti:%3.9
Diğer:%6.1
Fikrim yok:%9.5
HABER ALTERNATİF-ANALİZ
Bu sonuçlar ülkede en büyük 2. parti konumunda aslında hiç bir partinin ülke sorunlarını çözeceğine inanmayan çok ciddi bir seçmen kitlesi olduğunu göstermesi açısından son derece çarpıcı.
Öte yandan ana muhalefet partisi CHP’nin ülke sorunlarına çözeceğine olan inanç 2023 seçimlerinde partinin aldığı oyun da gerisine düşerken bu durum da CHP’de gerçekleştirilen Kurultay ile yaşanan Genel Başkan ve yönetim kadroları değişiminin halkta bir karşılık bulmadığını göstermesi açısından önemli.
Anket verilerinin bir diğer önemli sonucu ise AKP’nin tarihindeki en düşük oy seviyesine doğru gerileyerek kan kaybını sürdürüyor olması. Anketten çıkartılan sonuç pek çok seçmenin AKP’nin ülke sorunlarına çözüm bulamayacağı kanaati ile ya AKP’yi desteklemeyi bıraktığını yahut muhalefette iyi bir alternatif olmadığı için mecburen ve ülke sorunlarını çözeceğine güvenmeden “Çaresizlikten” ve “Alternatifsizlikten” AKP’ye oy verdiği şeklinde.
Yerel seçimlerin ardından vatandaşlarda özellikle muhalefet partilerine şu an “Seçim olması sebebi” ile son kez de olsa aşırı derecede yükseltilmeyen eleştirilerin dozajının artacağı da düşünüldüğünde Türkiye’nin seçmenlere yeni umut vaad edebilecek yeni partiler ile 2025 yahut 2026 yılına kadar tanışması ve bu yeni partilerin doğru söylem,eylem ve projeler ile halkta geniş bir karşılık bulması oldukça mümkün gözüküyor.