HABER ALTERNATİF
Celal Eren ÇELİK
2019 yılı Sayıştay raporlarının yayınlanması ile birlikte pek çok kamu kurumunda yaşanan çarpıcı usulsüzlükler de peş peşe ortaya çıkarken, Bursa Uludağ Üniversitesi’nde yaşanan bir skandal da ortaya çıktı…
1997 YILINDA BAŞLAYAN USULSÜZLÜK…
Sayıştay raporuna göre 1997 yılında Bursa Uludağ Üniversitesi’nin o dönemki rektörü (Sayıştay raporunda ismi yazılmamış ama o dönem rektörlük yapan ismin 2015 yılında ölen Prof.Dr.Ayhan Kızıl olduğunu belirtelim ) usulsüz biçimde Uludağ Üniversitesi Rektörlüğü mülkiyetine ait Görükle 5412 parselde kayıtlı 20.000
m² gayrimenkul üzerinde Senato kararı ile -herhangi bir ihale yapmaksızın- yine o dönemde kendisinin vakıf başkanlığını yürüttüğü Uludağ Üniversitesi Güçlendirme Vakfı’na 49 yıl süre ile üst hakkı tesis ediyor.
DFönemin rektörü Prof.Dr. Ayhan Kızıl usulsüz biçimde ihalesiz olarak kendi başkanlığını yaptığı Uludağ Üniversitesi GüçlendirmeVakfı’na 49 yıllığına verilen bu arazi ile ilgili bir şirketle yine usulsüz biçimde,ihale yapmadan “Yap-İşlet-Devret” modeli ile bir sözleşme imzalıyor.
Sayıştay raporuna göre daha sonra, Uludağ Üniversitesi Güçlendirme Vakfı yönetim kurulunun, 16.02.2007 tarih ve 3 sayılı kararı ile mevzuata aykırı olarak adına tahsis edilen yerle ilgili şirket ile arasında yaptığı mevzuata aykırı sözleşmeden doğan “yetki, edinim ve yükümlülüklerini” Uludağ
Üniversitesi Rektörlüğüne devrediyor.
Ancak, vakıfla özel şirket arasındaki üniversitenin bağlı olduğu mevzuat açısında
butlan (yanlış,haksız) sözleşme, aynı şekilde devam ettiriliyor, ve üst hakkı 49 yıllığına usulsüz şekilde kendisine tesis edilen gayrimenkulde yapılan parselasyon çalışması neticesinde 5412 parsel aynı sınırları ihtiva ederek şu anki durumu ile birlikte Görükle Sakarya Mahallesi 5361 ada 101 parsele dönüşüyor ve usulsüz olarak bu alanı vakıftan kiralayan şirket adına tapuda tescil edilmiş –haliyle- devam ettiriliyor.
SAYIŞTAY ŞİRKET İÇİN “İŞGALCİ” DİYOR…
Sayıştay raporunda 1997 yılından bu güne kadar çeşitli sözleşme yenilemeleri ile devam eden bu duruma vurgu yapılırken arazinin kullanım hakkını alan şirketin “İŞGALCİ” konumunda olduğu belirtiliyor.
Raporda bu durum ile ilgili “Üniversite ile Vakıf arasında mevzuata aykırı olarak kurulan ve devredilen üst hakkı sözleşmesi gereği, şirket tarafından işgal edilen 5361 ada ve 101 no’lu parsele ait alandan başka, mülkiyeti Bursa Uludağ Üniversitesi kamu tüzel kişiliği adına kayıtlı olan 63 ve 100 nolu parsellerin bir kısmının Rektörlük izni olmaksızın ve herhangi bir sözleşmeye dayanmaksızın
şirket tarafından işgal edilmek suretiyle gayri yasal (bir fiili bir durum yaratılarak) kullanıldığı
görülmüştür.” ifadeleri yer alıyor…
ŞİRKET KENDİ KAFASINA GÖRE SINIRLARINI GENİŞLETİYOR!
Sayıştay raporunda Bursa Uludağ Üniversitesi‘nden usulsüz biçimde arazi kullanım hakkı edindiği belirtilen şirketin bununla da yetinmeyerek sınırlarını genişlettiği ve işletme sahibi 3.şahıslar ile sözleşmeler imzalayarak bu arazi üzerindeki ticari işletmelerden haksız kazanç sağladığı da belirtiliyor.
Raporda bu durum ise “Hatta mevzuata aykırı olarak şirkete verilen ve kullandırılan bu parsel dışında, 100 ve 63 no.lu parsellerin şirket tarafından 3. Şahıslara kafeterya olarak kiraya verildiği ve şirketin bu parsellere ilişkin kira geliri elde ettiği, bundan başka; bir kır düğünü alanı, otopark, (otel binasından ayrı olarak) iki katlı bir bağımsız bina, -otel müştemilatı gibi olmakla birlikte 101
no.lu parselin sınırları dışında kalan- bir alışveriş merkezi bulunmaktadır.
Yerinde inceleme esnasında bu alanlara ilişkin bir sözleşme veya bir izin ya da
üniversite yönetimine ait bir karar olmadığı görülmüştür.” ifadeleri ile yer almakta.
Yine Sayıştay raporu bu şirketin işgalci durumu ve sağladığı haksız kazanç ile ilgili üniversitenin bu güne dek hiç bir hukuki girişimde bulunulmadığının altı çizilirken, üniversitede konu Sayıştay soruşturması ile araştırılmaya başlandıktan sonra konu ile ilgili üniversitenin 26/12/2019 tarihinde 2019/495 dosya numarası ile Bursa 11. Asliye Hukuk
mahkemesinde “haksız müdahalenin men’i, durdurmaya ilişkin tedbir ve haksız yararlanmadan
kaynaklı “ecrimisil ve tazminat talepli” dava açtığı belirtiliyor.
SÖZLEŞME OYUNLARI…
Sayıştay raporunda ayrıca üniversite sınırlarındaki bir alanın “Yap-İşlet-Devret” şeklinde bir başka işletmeye verilemeyeceğinin de altı çiziliyor.
Bu işlemin de usulsüz biçimde gerçekleştiğini belirten Sayıştay raporunda bundan sonra oluşan devasa “Haksız kazanca” şu ifadeler ile vurgu yapıyor:
“10 Şubat 2000 tarihli bu senato kararından yaklaşık bir ay önce 14 Ocak 2000 tarihinde,o dönem Rektörü kendi kendisiyle bir “Yap İşlet Devret” sözleşmesi imzalayarak Rektör olarak veren, Vakıf Başkanı olarak da kiralayan sıfatı ile) 20.000 m² yeri Vakfa devrettiği günden 14 gün önceyi kapsayacak şekilde (irtifak başlangıcı 01 Ocak 2000 tarihi olmak üzere)Vakıf ile şirket arasında 10 maddelik Yap-İşlet-Devret sözleşmesi yapılmıştır. Hükümsüz kalan eski sözleşme ile 6760 m² yeri Vakıf adına yine ihalesiz olarak 29 Mayıs 1997 tarihinde bir
sözleşmeyle yıllık net 11.000 ABD Doları kira bedeli (her yıl dolar bazında %1 kira artışı ) ile 35 yıllığına şirkete vermişken sözleşmenin 5. maddesi ile 2 katından daha fazla bir alanı yıllık sadece 1.000 Usd daha fazla bir bedelle “ Şirket üzerine bina yapılan taşınmazın kullanılmasından dolayı Vakfa hasıla kirası olarak yıllık 12.000 Usd ödemeyi kabul eder.
Ödeme yılda iki defa olmak üzere altı ayda bir yapılır … her yıl bu bedel üzerinden %1 tutarında zam yapılması esastır … denilmiştir.
Buna göre de; 4 yıldızlı bir otel aylık sadece 1000-1200 $ bedelle ve mevzuata aykırı
olarak üniversite hastanesinin hemen yanında 20.000 m² den fazla alanı kullanmaktadır.”
Sayıştay raporunda söz konusu araziyi usulsüz biçimde kullanan şirketin haksız kazancına ” Üniversite arazisinde resmi olarak tespiti yapılmamış görece son derece geniş bir alanı son sözleşmedeki sınırlarını da aşarak kullanmış, kullandırmış, yapı yapmış,yaptırmış ve kiraya vermiş, bu yolla haksız kazanç elde etmiştir.” ifadeleri ile bir kez daha vurgu yapılmış
KİM BU BALLI ŞİRKET VE OTEL?
Bursa Uludağ Üniversitesi’nden usulsüz biçimde 20 bin M2’lik bir alanın kullanım hakkını,yine usulsüz şekilde imzalanan “YAP-İŞLET-DEVRET” sözleşmesi ile alan,bununla da kalmayarak sözleşme yetkilerini de bu geniş arazi çeşitli 3.şahıslar ile işletme sözleşmesi imzalayarak kira bedeli ile haksız kazanç sağlayan ama en önemlisi 4 yıldızlı bir oteli usulsüz edindiği Bursa Uludağ Üniversitesi’nin arazisine kuran ve buraya sadece aylık 1200 Dolar ödeyen şirketin ismi ise Sayıştay raporunda geçmiyor.
İşte o “ballı kaymaklı” sözleşmenin sahibi olan şirkete de haberalternatif.com olarak biz ulaştık.
O şirket Dünya’ca ünlü oteller zinciri HOLIDAY INN Oteli…
Evet Bursa Uludağ Üniversitesi’nden usulsüz biçimde yapılan sözleşme ve devirler ile elde ettiği arazi kullanım hakkı ile Sayıştay raporunda “İşgalci” olarak nitelenerek bulunan, buraya devasa bir lüks otel diken, bu alandaki restaurant,kafe gibi çeşitli işletmelerden aylık on binlerce lira alan HOLIDAY INN Oteli yaptığı “Ballı kaymaklı” usule aykırı sözleşme ile 4 yıldızlı otel için ayda sadece 1200 Dolar ödeyerek işlerini devam ettiriyor.
İŞLETMECİLER İLE HOLIDAY INN DAVALIK
Holıday Inn’e yıllardır yüzbinlerce lira kira ödeyen bazı işletmeler ise bu alanın Bursa Uludağ Üniversitesi’ne ait olduğunu ve kiralarını Holiday Inn yerine üniversiteye ödemeleri gerektiğini öğrendiğinde şok oluyor ve Holiday Inn Oteli’ni mahkemeye veriyorlar…
Skandal büyüyünce zaten o esnada Sayıştay soruşturmasından geçen Uludağ Üniversitesi apar topar Sayıştay Raporunda da belirtildiği gibi 26/12/2019 tarihinde, 2019/495 dosya numarası ile Bursa 11. Asliye Hukuk mahkemesinde “haksız müdahalenin men’i, durdurmaya ilişkin tedbir ve haksız yararlanmadan kaynaklı “ecrimisil ve tazminat talepli” dava açıyor.
Bursa Uludağ Üniversitesi’nin 1997’den bu yana süren hukuksuzluğu neden daha önce görmediği, otel faaliyete geçip, çeşitli alanlarda 3.şahıslardan kira bedeli olarak şimdiye kadar milyonlarca TL kazanırken bu davayı açmadığı ise soru işareti.