TURGAY YILDIZ
Minnesota’da bir siyahi olan George Floyd’un polis tarafından öldürülmesi ile başlayan olaylar eski kıta Amerika’yı yangın yerine çevirdi. Acı nefrete; nefret intikama; intikam şiddete; şiddet yağmaya dönüştü. Sonrasını kim bilebilir?
Irkçılık bu Dünya’nın en kadim sorunlarından birisidir. Seçmediğimiz giysi tenimiz, bizim kaderimiz de olur. “Pis zenci” “Kahrolası kızılderili” “Başka kapıya çekik gözlü adam” aşina olduğumuz ama vicdanı olan kimsenin onaylamadığı nitelemelerdir. Amerika ve Dünya’nın pek çok beyazsever ülkesi, üzerinden milyon dolarlar kazandığı sözüm ona ırkçılık karşıtı filmlerle sorunu çözmemiş sadece ağrıyı kesmiştir. İnsanların içinden Ku Klux Klan, dudaklarının üstünden Hitler bıyığı çıkmaya başlamış “öteki” olan, öteki diyenin kurbanı haline gelmiştir.
Ülkemde de bir Kürt genci Kürtçe müzik dinledi diye kalbinden bıçaklanarak öldürüldü hem de adı Barış… İngilizce dinleseydi sorun olmayacaktı, siyahi müziği yapsaydı kimse ilgilenmeyecekti. Ama Kürtçe… Hemen geride bıraktığım üç noktanın içinde belletilmiş nefret, öğrenilmiş şiddet ve cevap bekleyen “neden” sorusu var. Neden? Ne için? Neyi elde edeceksiniz bir varlığı yok ederken… Bu üç noktanın içinde de acı göz yaşı ve sessizlik var.
İspanyol atasözü diyor ki: Sev de kimi seversen sev
Yunus Emre diyor ki:
Gelin tanış olalım
işi kolay kılalım
Sevelim sevilelim
Dünya kimseye kalmaz
Ben de diyorum ki “Sevmekten başka seçeneğimiz yok.
Sevmek ama koşulsuz;
Sevmek ama ön yargısız;
Sevmek ama başkasını;
Sevmek ama bir görerek tüm renkleri;
Sevmek ama yaşsız çağsız;
Sevmek ama hangi görünüşte olursa olsun;
Ve sevmek kendini nihayetinde
Çünkü dostlar önce kendimizi seversek, önce yakınlarımızı sevmeye başlarsak
her kişi kendini korumak için kendine benzeyeni yanına alıp biz olur;
her biz başkasına düşman olur, her başkası ötekine karşı bizimle ittifak olur,
müttefiklerle ittifak edenler savaşa neden olur.
Sen ölürsün sizin için ben ölürüm bizim için
bizi cepheye sürenler kadeh kaldırır
senin ve benim için.
Sevmekten başka seçeneğimiz yok ve unutmayın bir başkasını severek başlamalı güne, ne geleceğe don biçmeliyiz ne prim vermeliyiz düne. Şiddet kapısını çalacağımız bir komşu, savaş bir düğünün kına gecesi değildir. Kandan kına yakılmaz, başkasının kefeninden de gelinlik olmaz…
Şiddet de kahkaha gibi, göz yaşı gibi, virüs gibi bulaşıcıdır; bir kere yayılmaya görsün. Ve bir küçük kıvılcım yeter büyük yangınlar için. Ama yine ve ısrarla demeliyiz ki “ Dünyayı güzellik kurtaracak ve bir insanı sevmekle başlayacak her şey”