Milli Savunma Bakanı Güler, basın kuruluşlarının Ankara Temsilcileri ile bugün Bakanlık’ta yıllık değerlendirme toplantısı yaptı.
ABD’den 40 adet F-16 Blok Viper alımı ile 79 adet modernizasyon kiti alımı sürecini takip ettiklerini ve ABD ile teknik toplantıların tamamlandığını belirten Güler, ”Bu konuyla ilgili dün Sayın Cumhurbaşkanımız, ABD Başkanı Biden ile bir telefon görüşmesi yaptılar. Başkan Biden da ‘Bunu en kısa sürede kongreye iletme hazırlıklarını yaptım’ diyerek ifade etmiş. Tedarik sürecinde en önemli husus müttefiklerin birbirine yaptırım uygulamamasıdır” dedi.
“EN ÜST VERSİYON 40 EUROFİGHTER ALMA PLANIMIZ VAR”
ABD’nin F-16 satışının gerçekleşmeme olasılığına karşı Batı’dan tepki çekmeyecek İngiliz menşeili Eurofighter Typhoon jetlerinin alımı gündeme getirilmişti. Bakan Güler, bu isteği yineledi: ‘‘F-16 tedarik ve modernizasyonu süreci devam ederken üzerinde durduğumuz tek uçak; oldukça etkili olan ve en iyi alternatif olarak gördüğümüz Eurofighter. İlk aşamada 20 daha sonra da 20 olmak üzere en üst versiyon 40 uçak alma planımız vardır. İngiltere’nin bu konudaki desteği ve yaklaşımı diğer müttefiklere örnek olması açısından önemlidir. İspanya da benzer desteği bize vermektedir. Almanya’nın itirazları konusunda; müttefiklik ruhu esaslarında, ortak güvenlik perspektifine uygun seçenek ve kararların alınması doğru bir yaklaşım olacaktır.”
“MONTRÖ’YÜ DİKKATLE,SORUMLU VE TARAFSIZ ŞEKİLDE UYGULUYORUZ”
Ukrayna-Rusya savaşına değinen Güler, NATO’nun Karadeniz’e ulaşma girişimlerine Montrö Sözleşmesi hatırlatmasıyla mesaj verdi:
”Türkiye olarak Karadeniz’deki dengeyi sağlayan Montrö Boğazlar Sözleşmesi’ni dikkatle, sorumlu ve tarafsız bir biçimde uyguluyoruz ve uygulamakta da kararlıyız. Karadeniz’deki mayın tehlikesine karşı ülkemiz öncülüğünde başlatılan ‘Üçlü Girişim’ kapsamında Türkiye, Bulgaristan ve Romanya heyetlerinin yer aldığı Karadeniz Mayın Karşı Tedbirleri Görev Grubu Toplantısı’nın 3’üncü turunu 22-23 Kasım’da Bakanlığımız ev sahipliğinde gerçekleştirdik. Ayrıca 11 Ocak 2024 tarihinde üç ülkenin Savunma Bakanlarının katılımı ile İstanbul’da imza töreninin yapılmasını da planlıyoruz.”
Güler, sunumunun ardından soruları yanıtladı. Bakan, ”Türkiye’nin Karadeniz’deki tehdit algısı nedir?” sorusuna şu yanıtı verdi: ”Bizim Karadeniz ile ilgili yıllardan beri gelen bir politikamız var. Karadeniz, Karadeniz’e sahili olan ülkeler tarafından yönetilmelidir ve sorunlar bu ülkelerce çözülmelidir. Karadeniz bir huzur denizi olarak kalmalıdır. Karadenizdeki bölgesel sahiplilik ilkesini sürdürmeye devam etmeye çalışıyoruz. İhtiyaç olursa müttefiklerimizden yardım isteriz. Ama şu anda bir ihtiyaç yok.”
S-400 SORUSU ÖFKELENDİRDİ: “TAARUZ VAR DA KULLANMADIK MI?”
Toplantıda ABD’nin itirazlarına karşın Rusya’dan alınan S-400 hava savunma sisteminin akıbeti de gündeme geldi. Bakan Güler, gazetecileri ”S-400 ne kadar sürede aktive oluyor” sorusuna, ”Bu bir savunma silahı. Bize taaruz eden birisi var da savunma silahını kullanmadık mı? Bugün bir ülke “2 saat sonra taaruz ediyorum” diyerek başka bir ülkeye saldırmıyor. Bir savaş durumunda yığınak yapacaksınız, uçaklarınızı kaydıracaksınız, yüzlerce tren, vagon çalışacak, seferberlik vesaire ilan edilecek. Yani kimsenin haberi olmadan bir ülke başka bir ülkeye hava saldırısı yapması çok zor. Biz de ihtiyaç hasıl olduğunda S400’leri kullanmakta tereddüt etmeyeceğimizi defalarca dile getirdik” sözleriyle yanıt verdi.