İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Halk TV’de gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
Akşener, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun SADAT çıkışının ciddiye alınması gerektiğini vurgulayarak, “Sayın Kılıçdaroğlu ana muhalefet partisinin genel başkanı. Elbette daha farklı bilgiler elde ediyordur. Kendisiyle konuşmadım. Bu bilgilerin ne olduğuna dair bilgi alışverişinde bulunmadım. Sayın Kılıçdaroğlu’nun buraya çektiği dikkati, cumhurbaşkanı başta olmak üzere dikkate alması lazım” ifadesinde bulundu.
Akşener ”Seçime az kaldı. 1 yıllık bir süre var. Arkadaşlarımla birlikte 20 Ocak 2020’den beri il il, ilçe ilçe, sokak sokak gezmeme rağmen o atmosferin ileteceği çok fazla mesaj oluyor. Çok fazla dikkat çekiyor. O nedenle İYİ Parti olarak özellikle 19 Mayıs 1919’un çağrıştırıldığı bir günde İlkadım ilçemizde Tütün İskelesi’nde ilk adımı attık.
Bu hile ve hurdaların sandık başında yapılmasının 27 yıldır şahitleriyiz bütün politikacılar olarak. Sandığı iyi korursanız, sandığın başından ayrılmazsanız ve millet iradesine duyduğunuz saygıyı o ıslak imzalı tutanağı alıncaya kadar görevinizi yerinize getirirseniz; siyasi partilerin mensuplarına söylüyorum bunu, normal vatandaşın görevi demokratik hakkını kullanıp sandığa oy atmaktır. O oy açıldığında çıkan sonucun namusu sandık başındakilerin namusuna emanettir. Demokrasi de budur.
Hepimiz çalışıyoruz. 6’lı masadaki bütün siyasi partiler çalışıyor. Ayrıca genel başkan yardımcılarından oluşan ortak bir komisyon kurduk.
Sandık başkanları açısından eksiğimiz var ama özellikle büyükşehirleri çok hızla tamamlıyoruz. İstanbul’da Ankara’da İzmir’de çok yüksek oran. Rakamları söyleyemem hatırımda değil ama büyükşehirlerimizde durum çok iyi. Bizim insan unsurumuzun eksik kaldığı yerlerde diğer siyasi partilerin de insan unsurları bir arada olacak. Dolayısıyla biz her sandığa tek kişi yerine üç kişi koyacağız.
Sanıyorum 7 araştırma şirketine aboneyiz. Özel bir çalışma yapmıyoruz. Onlar her ay yapıyorlar ve kamuoyu ile paylaşıyorlar. Bizim oylarımız da orada ortaya çıkıyor. Abone olduğumuz şirketlerin ortalaması yüzde 18, Nisan ayı için. Ortalaması böyle çıktı. Ama benim sahada gördüğüm tabii ki; bunu söylemeye çekingenlik hissi oluyor. O tarz yanıltmayı da sevmiyorum ben ama göreceksiniz biz Haziran sonu göreceksiniz yüzde 20’yi net bir şekilde göreceğiz.
Son zamanlarda Tayyip Bey’e, şahsına, AK Parti’ye verilen zararın yekünü kendi insanlarından oluşuyor. Bu da neyi gösteriyor; yola çıkıldığı zaman ile bugün gelinen noktanın artık iflas ettiğini. Hukuk Fakültesi mezunu bir arkadaş bu. İnsan biraz matematik bilir değil mi?
Eskiden öngörülerim vardı ama saraya hapsolduktan sonra dışarıya kafayı uzatmadığından beri, Sayın Erdoğan’ın atacağı adımları tahmin etmekte zorlanıyorum. Kasım ayında seçim olacak gibi iddialar var ama ben size ‘benim öngörün böyledir’ diyemem. Biz olursa Kasım’a da hazırız, 2023’te yapılacaksa -o bile çok az kaldı- oraya da hazırlanıyoruz.
Biz masada Cumhurbaşkanlığı’na dair hiçbir şey konuşmadık. Partilerimizde de konuşmama kararı aldık ve buna uyuyoruz. O masada bir tek ben ‘Cumhurbaşkanı adayı olmayacağım’ dedim. Bunun gerekçesi de şuydu; Cumhurbaşkanı adayı üzerinde o kadar çok şey konuşuluyor ki, bu ucube sistem unutuluyor. Bu sistemin değişmesi gerektiğini tartışmamız gerekiyor, onun üzerinde odaklanmamız gerekiyor.
İkincisi ise 24 Haziran’da Millet İttifakı’nın 3 adayı oldu. İkinci tura kalma önceliğimiz oldu. Birbirimizi incitmemeye gayret ettik, çok dikkatli bir dil kullandık ama neticede heyecan birbirimizin üzerinde toplandı ve seçmene yansıdı. ‘Ben aday olmayacağım’ dememin ikinci nedeni de, tek adayla gidilmenin doğru olacağına inanıyorum. Dolayısıyla o masadan tek adayın çıkması gerektiğine inanıyorum.
Seçmenimiz bunu yaşamasın. Bu ikili bir sistem. Şimdi biz Cumhurbaşkanlığı’nı alacağız. Buna samimiyetle inanıyorum. 13. Cumhurbaşkanı, Millet İttifakı’nın adayı olacak. Aynı derecede önemli bir başka konu var; Meclis çoğunluğunu da almak. Dolayısıyla buna yönelik de her türlü gayreti göstermemiz lazım.
Bizi izleyen çok değerli vatandaşlarımıza çok değerli milletimize buradan seslenmek istiyorum. AK Parti inanılmaz geniş bir alandan seçmen devşiren bir siyasi parti. AK Parti’nin seçmeni katman katman. Bize geleni var, Saadet Partisi’ne gideni var. Demokrat Parti’ye gideni var, DEVA Partisi’ne gideni var, Gelecek Partisi’ne gideni var.
Türkiye’de x miktar insan saygı duyuyorsa y miktara gitti. Birincisi bu; siyasetçiliği pekişti. Atılan her tokat onlara zarar veriyor. Asıl mesele şu; kamu vicdanında Canan Hanım’ın meselesinden ziyade, Sayın Erdoğan’ın yargıya buyurması. Sayın Erdoğan’ın yargıya talimat vermesi.”
Sayın İmamoğlu’na ya da Sayın Yavaş’a bu manada bir adım atılması, Tayyip Erdoğan’ın oyunu sıfırın altına düşürür. Kaftancıoğlu’na verilen cezanın zamanlaması Sadece Sayın Kaftancıoğlu meselesi olarak görmüyorum. Elbet fikrimizi tavrımızı koyduk, onun üzerinden yürümüyorum ama asıl mesele şu; bu ceza Sayın Kaftancıoğlu’nu bitirdi mi, hayır.” açıklamasını yaptı.