Cumhuriyet gazetesi yazarı Barış Pehlivan, RTÜK ve mahkeme kararıyla TELE1’in kapatılmasında saklanan belgeyi anlattı.
Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), kürsü dokunulmazlığı bulunan TİP İstanbul Milletvekili Sera Kadıgil’in, Enver Aysever’in sunduğu Ayrıntılar programındaki ifadeleri nedeniyle TELE1’e üç gün süreyle ekran karartma cezası verdi.
Cumhuriyet gazetesi yazarı Barış Pehlivan, “TELE1’in kapatılmasında saklanan belge” başlıklı yazısında mahkemenin hakimlerine seslendi, “Dosyaya konulması şart olan yazı gizlendi, belki de vereceğiniz kararı engellediler” dedi. Ankara 2. İdare Mahkemesi 25 Ekim tarihinde karartmayı durdurmuştu. Pehlivan, RTÜK’ün ısrarı ile “Hayır önce TELE1’i kapatın sonra dosyayı incelersiniz” diye itiraz edildiğini ve Ankara Bölge İdare Mahkemesi’nin böyle toplandığını anlattı.
“Bir de kamuoyunun bilmedikleri var” diyerek, anlatmaya devam etti:
“TELE1’in dava görülmeden hemen karartılmasını engelleyen hâkimler bir karar daha vermişti. 25 Ekim 2022’deki tutanaklarında şu yazıyordu: “Uyuşmazlığın çözümüne yardımcı diğer tüm bilgi ve belgelerin onaylı birer örneğinin gönderilmesinin RTÜK’ten istenilmesine karar verildi.” Yani demek istiyordu ki hâkimler: TELE1 “Kapatmayın”, RTÜK ise “Kapatın” diyor. Bu uyuşmazlık dosyasına dair tüm bilgi ve belgeleri gönderin, inceleyelim.”
‘Gerekçeleri okumadan kararını verdi’
Pehlivan, durumun böyle olmadığını anlattı, RTÜK’ün mahkemeye TELE1’in kapatılmasına karşı duran RTÜK üyesi İlhan Taşçı’nın muhalefet şerhini, mahkemeye gönderdiği dosyadan çıkardı. “RTÜK mahkemeden belge kaçırdı” dedi. Yani, mahkemenin “neden kapatılmasın” gerekçelerini okumadan kararını verdi.
RTÜK’ün mahkemeden sakladığı muhalefet şerhi:
“TELE1 logolu yayın kuruluşunda yer alan ve ifade özgürlüğünün sınırlandığı hakaret, aşağılama, tehdit ve küfrün yer almadığı, milletvekilinin kamu kurumlarını eleştirdiği ve bu düşüncelerini gerek Meclis kürsüsünden gerekse çeşitli mecralarda dile getirdiği, medya hizmet sağlayıcının bir milletvekilinin düşüncelerini ve söylemlerini dile getirmesinin haber niteliği taşıdığı, bir milletvekilinin düşüncelerini kamuoyuna yansıtmak gibi doğal bir habercilik yapıldığı gerçeği ortadayken söz konusu programa yaptırım uygulanmasının hukuki olmadığı görüşündeyim.”